Examples of using "„dessen" in a sentence and their turkish translations:
Bundan emin misin?
Bu konuda kesinlikle emin misiniz?
Kimin bölgesi, onun dini.
Tüm bu konuda emin misin?
Bundan emin misin?
Bu konuda oldukça emin misin?
Siz çocuklar bu konuda emin misiniz?
Bundan çok utanıyorum.
Bunun farkındaydım.
Bundan emin olabilirsiniz.
Bu konuda çok emin değildim.
ve bunun sayesinde karşıya geçebiliyorlar
Bunun hakkında emin misin?
Bu konuda emin değilim.
Bunun hakkında emin misin, Tom?
Bunun hakkında oldukça eminim.
Onun tamamıyla farkındayım.
Ben onun farkında değildim.
Onun hakkında çok dikkatliyim.
Babası sihirbaz olan bir arkadaşım var.
O utanılacak bir şey değil.
israfın azaltılması ve değerininin geri kazanılması;
Tom onun hakkında övündü.
Tom yaptığı işten mahcup oldu.
O, arabası çalınan adam.
Babası avukat olan bir kız tanıyorum.
Dünkü olanlardan çok utandım.
Çatısı kırmızı olan bir ev gördüm.
Utanacak hiçbir şeyin yok.
Babası öğretmen olan bir arkadaşım var.
Babası hayvan doktoru olan bir arkadaşım var.
Tom Mary'nin yaptığı şey hakkında endişeli.
Kumi, babası köpekleri seven kızdır.
Babası bir doktor olan kız odur.
Babası ünlü bir piyanist olan bir arkadaşım var.
Bundan emin misin?
Ebeveynleri ölü olan bir çocuğa bir yetim denilir.
sosyal olarak hoşa giden yollar bulmamız gerekiyor.
belli gruplara karşı duyduğumuz nefret
Şimdi ise virüsü kontrol altına alıp yayılmasını engelliyorlar
Akademisyenlerin öve öve bitiremediği Leonardo Da Vinci bu işte
Çatısını görebildiğin binanın adı nedir?
O bir şarkı söyledi, ki onun adını bilmiyordum.
Tom olaylardan dolayı çok üzgün.
Eşi ölmüş bir adama dul denir.
Çocukları çok güzel olan adam bu.
Oyuncağını aradığım çocuk benim oğlum.
Bu, benim beklediğimin tersi.
Tom utanılacak bir şey yapmadı.
Tom Mary'ye nerede olduğu hakkında yalan söyledi.
Bunun hakkında emin misiniz?
Çatısını görebildiğin ev Bay Baker'indir.
Lehçesinden dolayı, Tom her zaman John'la alay eder.
Onu bu kadar sinirlendiren şey konusunda yanılıyorsun.
Onun kuzeni, onun adını hep unuturum, bir hemşireydi.
Babası ünlü bir aktör olan bir arkadaşım var.
Babası ünlü bir romancı olan bir arkadaşım var.
Tom kolejde küçük erkek kardeşimin oda arkadaşıydı.
Tom senden hoşlanıyor. Bundan eminim.
Ken, onun doğum gününde babası için iyi bir şarap aldı.
Ana karakter adını bilmediğimiz bir adam.
O, ona bir kazak satın aldı, ama o renginden nefret etti.
Tepesi karla kaplı olan dağa bak.
"Tom cüzdanımı çaldı." "Bundan emin misin?"
Onun eski halinden eser kalmamış.
Babası büyük bir geminin kaptanı olan bir arkadaşım var.
Tom'un istediği şeyi alması için yeterli parası yoktu.
Üçüncü cildi eksik olan bu sözlük bana üç yüz dolara mal oldu.
Hayatta çok daha önemli şeyler var, sürekli durmadan her şeyi hızlandırmaktansa.
Ancak, parlak yönetimi ve yorulmak bilmeyen çalışmaları Napolyon'un askeri başarısının büyük bir kısmının temelini oluşturan
bir Marshal olarak SOULT rekor karışık oldu -.. kimin yeteneği master-inme teslim veya zamanla azaldı, zafer askerlerine ilham
"Tom ve Mary boşanmayı planlıyorlar." "Ben bunun farkında değildim."
İsmini hatırlayamadığım bir kitaptan bahsetti.
Yatağımın altında bir canavar var. Bundan eminim.
O, eşi trafik kazasında ölen adam mı?
Bunun hakkında emin değilim.
Biz aslında bunun farkında olmadan hiyeroglifle yazıyoruz.
Mary Tom'un eski kız arkadaşının bir resmini onun cüzdanında gördüğünde üzgündü.
Bu, ABD'de eğitime harcanan para toplamının yarısı ediyor.
Fahrenheit, termometreyi bulan Alman bir mucittir. Aynı zamanda onun ismi bir sıcaklık birimine verilmiştir.
Tom adı "s" ile biten bir kızla hiç çıkmadı.
Tom Mary'yi sevmeyi ya da birinin aşkını kabul etmeyi bilmemekle suçladı.
dikkate alındığında bizi biz yapan şey.
Tom çok soğuk olduğu için sabah yüzmesinden vazgeçmek zorunda kaldı.
Tom Mary'nin tanıdığı babası Amerika'da doğmamış tek Amerikalı.
Tom ve Mary bilinmeyen cümleyi arıyorlardı ve onun yazarının kim olduğunu merak ediyorlardı.
Tüm son bölümü tek bir cümle olan İngilizce ünlü bir kitap var.
Dün gördüğüm, adını bilmediğim kızın hayâlini kurdum.
Berthier, yeni Marşallar listesindeki ilk isimdi ve diğerlerinin üzerinde kıdeme sahipti.
Fikri farklı olan biriyle evlendiğin için inançlarından vazgeçmemelisin.
Yaptığımdan utanıyorum.
Tom'un, annesi veteriner olan bir arkadaşı var.
Tom'un babası astronot olan bir arkadaşı var.