Examples of using "Whisky" in a sentence and their turkish translations:
O viski satıyor.
Bu viski çok sert.
Bir şişe viskim var.
O biraz viski içti.
Üstüme bir bardak viski döktüm.
Viskiye ağır bir vergi konuldu.
Viski çayla çok iyi gider.
Kendime bir bardak viski koydum.
Viskiyi sanki suymuş gibi içti.
- Hızlı kahverengi tilki tembel köpeğin üzerine atlar.
- Pijamalı hasta yağız şoföre çabucak güvendi.
Bense birayı viskiye tercih ederim.
Bu şişede biraz viski var.
O bira bile içmez, bırak viskiyi.
O, barda oturarak peş peşe viski içti.
- İskoçyalı ve en az on iki yıllık değilse, o zaman viski değildir.
- Eğer İskoçya'dan gelmiyorsa ve en az on iki yıl eskitilmediyse o zaman o, viski değildir.