Examples of using "Nul" in a sentence and their turkish translations:
Dürüst olmak gerekirse, bir çeşit zırva.
Bu mekân Dingo'nun ahırı gibi.
Bu kadar kusur kadı kızında da bulunur.
Her şey gerçekten berbat!
Film berbattı.
Kimse şair olamaz.
Benim gramerim berbattır.
Hiç kimse mükemmel değildir.
Oyun berabere sonuçlandı.
O gerçekten kötüydü.
- İğrençsin.
- Berbatsın.
Sigara içmek iğrenç kokuyor.
Hiç kimse kendi ülkesinde bir peygamber değildir.
diğer dinlere saygısı sıfır!
Kimse sizin sırlarınızı bilmiyor.
Maç 2-2 berabereydi.
Hiçbir şey gerçek arkadaşlıkları bulandıramaz.
Bu sözleşme yok hükmünde.
Onu yapabilecek tek kişisin.
Kimse savaşı sevmez.
Kimse ne olacağını öngöremez.
Doğruyu söylemek gerekirse, onun dersi sıkıcı.
Senin sırlarını kimse bilmez.
O araba sürmede kötüdür.
Bunu kimse bilemez.
Onun eşi, çocukları ve arkadaşları yok.
Ateşin yandığı gerçeğini kimse inkar edemez.
Soru öyler zordu ki hiç kimse cevaplayamadı.
Ben sporlarda kötüyüm.
Orduda hiç kimsenin izinsiz olarak gitmesine izin verilmez.
Aptal olma.
Kimse bu problemi çözemez.
Gidecek bir yerim yoktu.
Hiç kimse geleceği bilmiyor.
Ben isimlerde gerçekten kötüyüm, ama bir yüzü asla unutmam.
Bütün gün çalıştıktan sonra bitkin olmalısın.
Maç 90 dakika sonunda skorsuz bitti.
- Hiç kimse Fransızca öğrenmek için çok yaşlı değildir.
- Hiç kimse Fransızca öğrenemeyecek kadar yaşlı değildir.
Hiç kimse kendi ülkesinde bir peygamber değildir.
Saklanabileceğin hiçbir yer yok.