Translation of "Mouton" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Mouton" in a sentence and their turkish translations:

Gentil mouton !

İyi koyun.

- Dessine-moi un mouton.
- Dessine-moi un mouton...

- Bana bir koyun çiz.
- Bana bir koyun çizin.

Nous n'avons aucun mouton.

Bizim hiç koyunumuz yok.

Dessine-moi un mouton...

Bana bir koyun çiz...

On a attrapé le mouton.

Pekâlâ, koyunu yakaladık.

Yaakov a nourri le mouton.

Yaakov koyunları besledi.

Bon, on a attrapé le mouton.

Pekâlâ, koyunu yakaladık.

Je préfère le mouton au bœuf.

Koyunu sığıra tercih ederim.

D'un mouton, d'un arbre et d'un champ.

ve bir tarlanın mülkiyetinde hak iddia eder.

C'est le mouton noir de la famille.

O, ailenin yüz karası.

J'aime le bœuf plus que le mouton.

Sığır etini koyun etinden daha çok severim.

Il est le mouton noir de la famille.

O, ailenin yüz karası.

Tom est le mouton noir de la famille.

Tom, ailesinin yüz karasıdır.

On va tenter d'attraper un mouton pour se réchauffer.

Isınmak için koyun yakalamayı denemek istiyorsunuz demek?

La température corporelle d'un mouton est de 39 degrés.

Bir koyunun ortalama vücut sıcaklığı 38 derecedir.

Il y a un mouton noir dans chaque troupeau.

Her toplulukta bir yüz karası vardır.

Mais je sais qu'attraper un mouton n'est pas toujours facile.

Deneyimlerime dayanarak koyun yakalamanın kolay olmadığını biliyorum.

L'ont entourée de ficelle, de peau de mouton, de papier

ve onu koyun derisi veya kağıdın içine sardılar,

Je vais m'allonger et me réchauffer avec mon ami, le mouton.

Daha sonra da dostum koyuna güzelce sarılabilirim.

On utilise la laine de mouton pour se vêtir depuis des siècles,

Koyunların yünleri yüzyıllardır giysi yapımında kullanılır.

Nous ne pouvons pas garder un mouton à la maison. Qu'en ferions-nous ?

Evde bir koyun bakamayız. Bununla ne yapmalıyız?

- Le garçon est un loup déguisé en mouton.
- C'est un loup déguisé en agneau.

O, kuzu postuna bürünmüş bir kurt.

Garde-moi un morceau de ce mouton. J'ai très envie de manger un morceau de viande.

Bana o koyun etinden biraz ayır. Bir parça et için açlıktan ölüyorum.

- Tim est le mouton noir de la famille Jones.
- Tim est le vilain petit canard des Jones.

Tim, Jones'un ailesinin yüz karası.

Le fromage est un aliment solide fabriqué à partir du lait de vache, de chèvre, de mouton, et d'autres mammifères.

Peynir, inek, keçi, koyun, ve diğer memelilerin sütlerinden yapılan bir katı gıdadır.