Examples of using "Mets" in a sentence and their turkish translations:
Kulaklığı tak.
Şapkanı giy.
Ceketini giy.
Onu duvara as.
Onu yazın.
Sen masayı kuruyorsun.
Ben çizme giyiyorum.
Onu hemen şuraya koy.
Seçimlerinizi sorguluyorum.
Sadakatını sorguluyorum.
Samimiyetini sorguluyorum.
Böyle takıyorsunuz.
Şapkanızı önünüze alın
Sırtınızı açın.
Odana çekidüzen ver.
Arabayı garaja koyun.
Unu rafın üstüne koy.
Onları göstermem.
Temiz elbiseleri giyiyorum.
- Yazılımını güncelle.
- Yazılımınızı güncelleyin.
Yazılımımı güncelle.
Çocuğu uyut.
Bunu çekmeceye koy.
Biraz müzik açın.
Kendini benim yerime koy.
Kendini onun yerine bir koy bakalım.
Her birinize meydan okuyorum,
Zaman damgasını buraya koydum,
Ellerini kafanın arkasına koy.
Ayakkabılarınızı giyin. Akşam yemeği için dışarı çıkalım.
Biraz daha şeker koyun.
Kitabı masanın üzerine koyun.
Yumurtaları buzdolabına koy.
Hayvanları kafese koyun.
Pijamalarını giy.
Havuçları tencereye koy.
Onu oraya koy.
Ben kolayca sinirlenirim.
Gözlüğünü tak.
Etinin üzerine biraz tuz koy.
Kaynar suyun içine yumurtaları koy.
Patatesleri sobanın üzerine koy.
Maskeni tak.
Şapka giy.
Şapkanı giy.
- Sofrayı kur!
- Masayı hazırla!
Paltonu askıya as.
Çantaya bir şey koyma.
O kadar kızgın olmayın.
Şapkanı giy.
Çocuğa bu kıyafetleri giydir.
Çok fazla tuz katmayın.
- Kitapları kitaplığa koyun.
- Kitapları kitap dolabına koy.
Penseyi alet kutusuna koy.
Tüm ağırlığımı veriyorum.
Onu koyduktan sonra GoPro'mu kuruyorum,
HS: Onları aynı duyu menziline koyunca
Yağmura maruz bırakmayın.
Şirketi tehlikeye sokmayın.
Vazoya biraz su koy.
Uzanın ve kendinizi rahatlatın.
Sadece kendini benim yerime koy.
Yolumda durmayın.
Kes şunu! Onu rahatsız ediyorsun.
Bu kadar kızma.
Gururlu olma.
Bazen kıskanırım.
Bu iş için kanımı veririm.
- Bavullarını odana koydum.
- Valizlerini odana koydum.
Onu kağıt bir torba içine koyun.
Paltonu giy. Dışarısı soğuk.
Bu atkıyı boynuna koy.
Her iki elini direksiyona koy.
Onu Tom'un masasına koy.
Bu kitabı diğerlerinin üstüne koy.
Onu çamaşır makinesine at.
Kahveme krema koyarım.
Evini düzene sok.
- Gözlüklerimi nereye koyduğumu biliyor musun?
- Gözlüklerimi koyduğum yeri biliyor musun?
Radyoyu kapat ve televizyonu aç!
Onu oraya koy, buraya değil.
Dizlerinin üstüne çök.
Sabrımı deniyorsun!
ve onu bu şeffaf şişenin içine koyabilirim.
Rahatınıza bakın.
Her ay on dolar biriktirdim.
Lütfen onu benim için bir kenara koy.
Kahveme hiç şeker koyma!
Lütfen kendini benim yerime koy.
Böyle aptalca düşünceleri kafana sokma.
Burnunu karıştırma!