Examples of using "L'humour" in a sentence and their turkish translations:
nasıl işlediğini açıklamak istiyorum.
Ben kara mizahı sevmiyorum.
Senin bir mizah duygun var.
iyi bir mizah anlayışı değil, KÖTÜ bir mizah anlayışı!
Onun espri anlayışı yoktur.
İyi bir mizah duygusuna sahipsin.
Mizah anlayışını kaybetme.
Onun iyi bir mizah anlayışı var.
Onun bir mizah anlayışı vardır.
Tom, İngiliz mizahını anlamıyor.
Tekrar komik olmaya mı çalışıyorsun?
Tom'un esprisini takdir etmiyorum.
- Hiç espri yeteneği yok.
- Şakadan hiç anlamaz.
Onların espri anlayışı var.
Espri duygusu yok gibi görünüyor.
Senin mizah anlayışını sevmiyorum.
Feministlerin mizah duygusu yoktur.
Harika bir mizah duygun var.
Tom'un harika bir espri anlayışı var.
Çok iyi bir mizah duygusu var.
Senin garip bir mizah duygun var.
Tom'un sapkın bir mizah duygusu var.
Emily'nin mükemmel bir espri anlayışı var.
O büyük bir mizah duygusuna sahiptir.
Öğretmenimizin harika bir espri anlayışı var.
- Mizah duygusunun olmaması çok yazık.
- Ne yazık ki onun espri anlayışı yok.
Onun mizah tipik Fransız, çok esprili.
Bu senin için kötü bir mizah anlayışı!
Ne yazık ki Mary mizah duygusuna sahip değil.
O mizah yoksunu.
İyi bir espri anlayışı zor dönemlerle başa çıkmana yardımcı olacaktır.
Los Angeles'a taşındığımda, komedide henüz çok yeniyken,
Bu anlamda, sezgi biraz espri anlayışı gibidir.
Tom'un asıl problemi onun espri anlayışının olmamasıdır.
Tom Mary'ye onun mizah duygusunu sevmediğini söyledi.
Öldüğü güne kadar espri anlayışını sürdürdü.
Mizah duygum olmadığı için, o beni küçümsüyor.
Diğeri ise çok karakteristik mizah duygusu, korkarım diyorum… bu
Mizah duygumun olmadığını mı söylüyorsun?