Examples of using "J'aurai" in a sentence and their turkish translations:
Susayacağım.
Ben aç olacağım.
İntikamımı alacağım.
- Senin yardımına ihtiyacım olacak.
- Yardımına ihtiyacım olacak.
Yarın on dört yaşında olacağım.
Yarın 28 olacağım.
Ona ihtiyacım olacak.
Orada olmana ihtiyacım olacak.
Mayısta on altı olacağım.
Gelecek yıl on altı yaşında olacağım.
Tom ile konuşacağım.
Ben seni beklerken öğle yemeği yiyeceğim.
Eylülde on altı olacağım.
Ben bu ekim ayında 30 yaşında olacağım.
Onların yardımına ihtiyacım olacak.
Haziranda otuz beş olacağım.
Bir ceket giymeliydim.
Buna ihtiyacım olacak.
Gelecek ay on altı yaşında olacağım.
En kötü ihtimalle, ortalama bir puan alacağım.
Gelecek hafta on yedi yaşında olacağım.
Öğleye kadar işi bitirmiş olacağım.
Biraz daha tuz eklemeliydim.
- Gelecek hafta otuz olacağım.
- Haftaya otuz oluyorum.
İki gün içinde, on üç yaşına gireceğim.
İşi bitirdiğimde ararım.
Zamanım olursa sana yazarım.
Zamanım olduğunda seni arayacağım.
Birkaç hafta içinde otuz yaşında olacağım.
Gelecek ay otuz yaşında olacağım.
İşimi bitirdiğimde sana yardım edeceğim.
- Ben size memnuniyetle yardımcı olurum.
- Size memnuniyetle yardımcı olurum.
Biraz daha test yapmam gerekir.
Yeterli param olduğunda Paris'e gideceğim.
Gelecek doğum günümde on altı olacağım.
Yakında bu romanı okumayı bitireceğim.
Sen dönmeden işi bitirmiş olacağım.
Ve şöyle düşünürüz: "Zirveye ulaştığım zaman
Otelde daha önce yer ayırtmalıydın.
Tüm bu parayı üç ay içerisinde harcamış olacağım.
Zamanım olacak mı bilmiyorum.
Bunu yapmak için zamanımın olup olmayacağını bilmiyorum.
Sanırım bugün bir şemsiyeye ihtiyacım olacak.
Yarın yardımınıza ihtiyacım olabilir.
Biraz daha paraya ihtiyacım olacağını düşünüyorum.
Yarın doğum günüm ve on yedi olacağım.
Yarın herkesin yardımına ihtiyacım var.
Raporu yazmayı bitirir bitirmez onu sana göndereceğim.
- Ben size memnuniyetle yardımcı olurum.
- Size memnuniyetle yardımcı olurum.
- Memnuniyetle sana yardımcı olacağım.
- Hocayla 1:30'da randevum var.
- Profesörle 1:30'da randevum var.
- Gerçeği öğrenene kadar bana rahat yok.
- Gerçeği buluncaya kadar dinlenmeyeceğim.
Ne kadar çok çabalarsam çabalayayım asla onunla aynı seviyeye gelemem.
Onu yapmak için zamanım olup olmayacağını bilmiyorum.
Keçua konuşmayı öğrendiğimde ne yapacağım?
Yarın geldiğinde bu romanı bitirmiş olacağım.
Ben gelecek yıl on yedi olacağım.
- Senin yardımına ihtiyacım olacak.
- Yardımına ihtiyacım olacak.
Yardımına ihtiyacım olacak.
Bugün onu yapmak için zamanım olacağını sanmıyorum.
Bu ekim ayında 30 yaşına giriyorum.
Geceleri hava soğuk olduğu için bir yün battaniyeye ihtiyacım olacak.
Bu kitabın geri kalanını okumayı bitirmek için ne zaman zamanım olacağını bilmiyorum.
Emekli olur olmaz tüm zamanımı Tatoeba'ya ayıracağım.
Bu kitabı okuduğumda oynamak için dışarı gidebilir miyim?
Birkaç dakika gecikebilirim.
Başka bir şeye ihtiyacım olacağını sanmıyorum.