Translation of "Filmé" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Filmé" in a sentence and their turkish translations:

Un comportement jamais filmé auparavant.

Daha önce hiç kayda alınmamış bir davranış.

As-tu filmé cette vidéo ?

Bu görüntüyü sen mi çektin?

Et cela n'avait jamais été filmé.

Kameraya da hiç alınmamıştır.

Ils ont filmé toute la cérémonie.

Onlar tüm töreni filme çektiler.

Personne n'avait jamais filmé cette plage après le coucher du soleil...

Güneş battıktan sonra bu kumsalda olanları kimse kaydetmemişti.

Mais la personne qui l'a filmé at-elle atterri après Neil Armstron?

Ama onu videoya alan kişi Neil Armstron'dan sonra mı indi?

Le film que nous avons vu hier soir a été filmé en Australie.

Dün gece gördüğümüz film Avustralya'da çekildi.

C'est un voyage immersif, engageant et magnifiquement filmé le long du Nil, explorant son

. Nil boyunca sürükleyici, ilgi çekici ve güzelce filme alınmış bir yolculuk