Translation of "Chante" in Turkish

0.016 sec.

Examples of using "Chante" in a sentence and their turkish translations:

- Chante avec moi !
- Chante avec nous !

Şarkıya eşlik et.

Pua chante.

Pua şarkı söylüyor.

Keiko chante.

Keiko şarkı söylüyor.

Tom chante.

Tom şarkı söyler.

- Chante !
- Chantez !

Şarkı söyle!

Qui chante ?

- Kim şarkı söylüyor?
- Şarkı söyleyen kim?
- Şarkıyı kim söylüyor?

- Il chante très bien.
- Elle chante très bien.

O, çok güzel şarkı söyleyebilir.

Mike chante bien.

- Mike iyi şarkı söylüyor.
- Mike iyi şarkı söyler.

Elle chante bien.

O iyi şarkı söyler.

Elle chante faux.

O uyumsuz şarkı söylüyor.

Je chante bien.

Güzel şarkı söyleyebilirim.

Il chante bien.

O iyi şarkı söyler.

Chante avec nous.

Bizimle şarkı söyle.

Qu'elle chante bien !

O ne kadar da iyi şarkı söylüyor!

Je chante maintenant.

Şimdi şarkı söylüyorum.

Tom chante faux.

- Tom akortsuz şarkı söyler.
- Tom kötü şarkı söylüyor.

- Qu'est-ce qui te chante ?
- Qu'est-ce qui vous chante ?

- Nasıl istiyorsan öyle yap.
- Nasıl biliyorsan öyle yap.

- Fais ce qui te chante !
- Faites ce qui vous chante !

İstediğini yap.

- Prends ce qui te chante !
- Prenez ce qui vous chante !

İstediğini al.

- Veux-tu que je chante ?
- Voulez-vous que je chante ?

Şarkı söylememi ister misin?

Comme elle chante bien !

Ne kadar da güzel şarkı söylüyor!

Elle chante incroyablement bien.

O gerçekten iyi bir şarkıcı.

Il chante très bien.

Çok iyi şarkı söyler.

Qui chante cette chanson ?

Bu şarkıyı kim söylüyor?

Chante, s'il te plaît.

Lütfen şarkı söyle.

Elle chante très bien.

O çok iyi şarkı söyler.

Tom chante à merveille.

Tom güzel şarkı söyler.

Pua chante à l'église.

Pua kilisede şarkı söyler.

La jeune fille chante.

Genç kız şarkı söylüyor.

Je ne chante pas.

- Ben şarkı söylemem.
- Ben şarkı söylemiyorum.
- Şarkı söylemiyorum.

Tom chante assez bien.

Tom şarkı söylemede oldukça iyidir.

Ce garçon chante bien.

Bu oğlan iyi şarkı söylüyor.

Je ne chante plus.

Artık şarkı söylemiyorum.

Je chante à l'église.

Ben kilisede şarkı söylerim.

- Elle chante les derniers tubes.
- Elle chante les dernières chansons populaires.

En son popüler şarkıları seslendiriyor.

Le mâle chante en sol

Erkek yukarıda fa'dan şarkı söylüyor

Ma sœur chante très bien.

Kız kardeşim şarkıları çok iyi söyler.

Il ne chante pas bien.

O, iyi şarkı söylemez.

Non, je ne chante pas.

- Hayır, ben şarkı söylemiyorum.
- Hayır, şarkı söylemiyorum.

Je chante avec mes enfants.

Ben çocuklarımla şarkı söylüyorum.

Reviens quand ça te chante !

Her zaman tekrar gel.

Chante-moi une chanson d'amour.

Bana bir aşk şarkısı söyle.

Je ne chante vraiment pas.

Gerçekten şarkı söylemem.

Ma grande sœur chante bien.

Ablam şarkı söylemede iyidir.

Je chante une belle chanson.

Güzel bir şarkı söylüyorum.

Un oiseau chante sur l'arbre.

Ağaçta bir kuş ötüyor.

Chante une chanson avec moi.

Benimle birlikte bir şarkı söyle.

Je chante sous la pluie.

- Yağmurda şarkı söylüyorum.
- Yağmur altında şarkı söylüyorum.

- Il chante toujours en prenant sa douche.
- Il chante toujours sous la douche.

- O her zaman duşta şarkı söyler.
- O her zaman duş alırken şarkı söyler.

- Chante, s'il te plait.
- Chante, je te prie !
- Chantez, je vous prie !
- S'il te plaît, chante !
- S'il vous plaît, chantez !
- Veuillez chanter !

Lütfen şarkı söyle.

- Tu peux faire ce qui te chante.
- Vous pouvez faire ce qui vous chante.

Yapmak istediğini yapabilirsin.

(Chante) Je vais t'offrir un monde –

(Şarkı söylüyor) Sana dünyayı gösterebilirim --

Chante une chanson s'il te plaît.

Lütfen bir şarkı söyle.

Je veux qu'il chante une chanson.

Onun bir şarkı söylemesini istiyorum.

L’oiseau dans la cage chante gaiement.

Kafesteki kuş mutlu bir biçimde cıvıldıyor.

Ma fille chante à la chorale.

Kızım koroda şarkı söylüyor.

Il hurle, il ne chante pas.

O şarkı söylemiyor, bağırıyor.

Elle hurle, elle ne chante pas.

O şarkı söylemiyor, çığlık atıyor.

- Ne chante pas.
- Ne chantez pas.

Şarkı söyleme.

Chante quelque chose, s'il te plait.

Bir şey söyle lütfen.

Tom chante souvent sous la douche.

Tom sık sık duşta şarkı söyler.

Marie ne chante pas très bien.

Mary çok iyi şarkı söylemez.

Je chante souvent sous la douche.

Ben sık sık duşta şarkı söylerim.

Tom ne chante jamais en public.

Tom halkın huzurunda asla şarkı söylemez.

Il ne chante pas très bien.

O çok iyi şarkı söylemez.

Sais-tu qui chante cette chanson ?

Bu şarkıyı kimin söylediğini biliyor musun?

Pendant que je chante, je marche.

Şarkı söylerken yürüyorum.

Je chante pour gagner ma vie.

- Yaşamımı kazanmak için şarkı söylüyorum.
- Geçimimi sağlamak için şarkı söylüyorum.

Elle chante et danse très bien.

O çok iyi şarkı söyler ve dans eder.

Tom ne chante pas très bien.

Tom çok iyi şarkı söylemez.

Il chante toujours sous la douche.

O her zaman duşta şarkı söyler.

Tom chante dans un chœur d'église.

Tom bir kilise korosunda şarkı söyler.

Marie chante souvent dans sa voiture.

Mary sık sık arabasında şarkı söyler.

Elle ne chante pas très bien.

O çok iyi şarkı söylemiyor.

Tom chante souvent avec ses amis.

Tom sık sık arkadaşlarıyla şarkı söyler.

- Je vais m'asseoir ici jusqu'à ce qu'il chante.
- Je m’assiérai ici jusqu'à ce qu'il chante.

O şarkı söyleyinceye kadar burada oturacağım.

- Tu peux boire tout ce qui te chante.
- Vous pouvez boire ce qui vous chante.

İstediğin her şeyi içebilirsin.

- Ce chanteur populaire allemand ne chante qu'en anglais.
- Cette chanteuse populaire allemande ne chante qu'en anglais.

Bu popüler Alman şarkıcı sadece İngilizce şarkı söyler.

Vous l'avez compris, on ne chante pas.

Emin olduğum kadarıyla şarkı söylemediğimizin farkındasınızdır.

Un jeune homme chante devant la porte.

Bir genç adam kapının önünde şarkı söylüyor.

Elle peut dire ce qui lui chante.

O istediğini söyleyebilir.

Je resterai assis ici pendant qu'il chante.

O şarkı söylerken ben burada oturacağım.

J'aime toutes les chansons que Tom chante.

Tom'un söylediği tüm şarkıları severim.

Il chante et travaille en même temps.

Şarkı söylüyor ve aynı anda çalışıyor.

Chante-nous une chanson, s'il te plaît.

Bize bir şarkı söyle, lütfen.

Je ne chante pas vraiment comme ça.

Gerçekten öyle şarkı söyleyemem.

Tu peux dire ce qui te chante.

Canın ne isterse onu söyleyebilirsin.

Ni elle, ni lui, ne chante bien.

Ne o ne de o iyi şarkı söyler.

Vous pouvez dire ce qui vous chante.

İstediğin her şeyi söyleyebilirsin.

- Il est bon chanteur.
- Il chante bien.

O şarkı söylemede iyidir.

D'après eux, ce garçon chante très bien.

Onların dediğine göre, o çocuk şarkı söylemede çok iyi.