Examples of using "à sa" in a sentence and their turkish translations:
Kendi ölümünü ve savunmasızlığını düşünmeye başlıyorsun.
Tom annesine benziyor.
O, onu partisine davet etti.
Onun annesine söyledin mi?
Mary annesine benziyor.
Benim onun kitaplığına erişimim var.
O, teyzesine benzer.
Acını hissediyorum.
Onun şakasına güldüm.
Tom karısına yalan söyledi.
O, annesine benzer.
Tom annesine benziyor.
Tom kızı için okur.
Kendini onun yerine bir koy bakalım.
Yaz bitiyor.
Tom kız kardeşine yazacak.
O çocuk annesine sarılıyordu.
O, kendini yeni hayatına uydurdu.
Tom Mary'yi annesine tanıttı.
Tom Mary'yi ailesine tanıttı.
Hepsi onun önerisine itiraz etti.
Onun mektubuna cevap vermeyi unutma.
Hiçbir şey onun güzelliği ile karşılaştırılamaz.
Yiğen teyzesine benziyor.
Çocuk annesine tutunuyor.
Bebek annesine benziyor.
- O kız, annesine benziyor.
- Kız annesine benzemektedir.
Kız annesine benziyordu.
Başarısızlık onun tembelliğinden kaynaklanıyor.
Bir baba ailesinin geçimini sağlar.
O yerinde değil.
Tom karnını doyurdu.
O her zaman istediği gibi yapar.
Onun isteği üzerine böyle yaptım.
Beni kız kardeşiyle tanıştırdı.
Tom koltuğuna geri gitti.
- Tıpkı annesine benziyor.
- O tıpkı annesine benziyor.
Onun mektubunu yanıtlamak zorundayım.
O, annesine çok fazla benziyor.
Onu ait olduğu yere geri koydum.
Ben parayı onun emrine bıraktım.
O, onu kendi tarzıyla yaptı.
Ben onun sorusuna yanıt verebilirim.
Bilgisayar onun sol tarafındadır.
Onu görünce kızardı.
- Toplantı bitmek üzere.
- Buluşma birazdan sona erecek.
Tom'un düşünecek bir ailesi var.
Bu mektupa cevap vermek zorundasın.
Bizi doğum günü partisine davet etti.
Mary ailesinden ödünç para istedi.
O, evini ateşe verdi.
Fred annesine uzun bir mektup yazdı.
Basın onun özel hayatıyla ilgileniyor.
Kız annesine çok benziyor.
Son derece büyükannesine benzer.
O, masasında çalışıyor.
Ben onun için sorumluluk üstlendim.
Yazar kitabı kız kardeşine ithaf etti.
O, kendi teorisi ile sıkıştı.
Beni doğum günü partisine davet etti.
- Ağustosun sonuna gelmek üzereyiz.
- Ağustos sona eriyor.
Onu ait olduğu yere geri koyacağım.
Onun kendi tarzı vardı.
O yeni bir hayata alıştı.
Onu arayarak etrafta gezindi.
O, annesine mektuplar yazar.
Santa Ana başkan olarak emekliye ayrıldı.
Onun solunda annesi oturuyordu.
Kazuko gerçekten kız kardeşine benziyor.
Bebek, annesine benziyordu.
Tom teyzesini sık sık ziyaret eder.
Evliliğimiz bitti.
Lütfen onu tekrar yerine koy.
Onun yerinde olsam, henüz vazgeçmem.
kendi çapında bizi hayatta tutan.
Yaşlı bayan kız torununa gülümsedi.
Yaşlı insan sık sık gençliğine geri bakar.
O, kızına bir elbise aldı.
Çocuk anneannesini ziyaret eder.
O her zaman karısına sadık idi.
Kızına yeni bir elbise satın aldı.
O bana her zaman annesini hatırlatıyor.
Onun mektubunu yanıtlamak istemiyorum.
Yaz kayboluyor ve kış yaklaşıyor.
Bu kaza onun dikkatsizliği nedeniyle oldu.
Kızına büyük bir servet bıraktı.