Examples of using "Vaihtoehto" in a sentence and their turkish translations:
O bir seçenek mi?
Bu kesinlikle bir seçenek.
O bir seçenek değil.
Teslim olmak için alternatif ölümdür.
Bu tek alternatiftir.
Artık başka seçeneğimiz yok, acil durum kurtarma ekibini çağırmalıyız.
Tek seçeneği... ...saldırmak.
Fakat orman faresinin böyle bir seçeneği yok.
Ve böylece o kart beyniniz için en kolay tercih haline geliyor.
Yiyecek yakalamak için en iyi ihtimalimiz ne?
Esperanto bir şaka mı yoksa ciddi bir seçenek mi?
"Almanya için Alternatif" Almanya'daki yeni bir siyasi partidir.
Hangi seçenek panzehri yenilememiz için bize en iyi şansı verir?
Unutmayın, bunu sadece çaresiz kaldığınızda deneyin.
Acıkmaya başladım, peki yiyecek yakalamamızın en iyi yolu nedir?
Diğer seçenekse kendi halatımı kullanmak. Onu bağlayıp yamaçtan aşağı inebilirim.
Yeni Çağ fikirleri geleneksel Hıristiyanlığın ağırbaşlı ortadoksluğu için ferahlatıcı bir alternatiftir.
Tam olarak sıcak sayılmaz ama orada donmaktan iyidir.
Tam olarak sıcak sayılmaz ama orada donmaktan iyidir.
Onun bir olasılık olabileceğini düşündüm.