Examples of using "Ainoa" in a sentence and their turkish translations:
Sen bizim tek umudumuzsun.
Şimdiki zaman, tek gerçeklik ve tek kesinliktir.
Ben tek adamdım.
Ben tek kadındım.
Bu sahip olduğum tek kameradır.
İnsan yüzü kızaran tek hayvandır. Ya da kızarması gereken.
- Bu senin tek şansın.
- Bu senin yegâne şansın.
- Bu senin yegâne imkâniyetin.
- Bu sizin tek şansınız.
Onun tek oğlu öldü.
Tom tek çocuktur.
Bu senin tek şansın.
O sadece bir adamdı.
O tek kadındı.
O sadece bir çocuk.
Bu tek alternatiftir.
Dünyada tek.
Tek oğlum kanserden öldü.
Kahretsin! Bu tek çıkış yolumuzdu.
Artık başka seçeneğimiz yok, acil durum kurtarma ekibini çağırmalıyız.
Tek seçeneği... ...saldırmak.
Tek savunmaları, sayıları.
Kazadan tek kurtulan bir bebekti.
Bir çift kanarya onun tek arkadaşları.
Tom tek kurban değildi.
Tek endişem senin mutluluğun için.
- Bu onun tek şansıdır.
- Bu onun yegane şansıdır.
O benim tek umudum.
Tom onların tek çocuğu.
Tom kazadan tek kurtulandı.
Onları tanıyan tek kişi benim.
Tom, Mary'nin tek çocuğudur.
Bir göz kırpma onun tek cevabıydı.
Bu konuda bilen tek kişi bendim.
Tom gülümseyen tek kişiydi.
Bu tek olası sonuç.
Sen sevdiğim tek kişisin.
Tom iş için tek adaydı.
O, tanıdığım tek kişi.
Keşke tek bir çocuk olsam.
O, tek sorun değildi.
Tom odadaki tek adamdı.
Tom gülen tek kişiydi.
- Güvenebileceğim tek kişisiniz.
- Sen güvenebileceğim tek insansın.
Beni anlayan tek kişisin.
Tom suçun tek tanığıdır.
Tom, Mary'nin tek arkadaşıydı.
Karakterindeki tek kusur hızlı bir öfke.
Ancak dişiyi etkilemeye çalışan sadece o değil.
Mossel Körfezi, büyük beyazların
Bunu yapabilmemin tek yolu, okyanusta olmaktı.
Onun tek zevki müzik dinlemektir.
Tom geç kalan tek kişiydi.
Geç kalan tek kişi ben değildim.
Onları koruyabilecek tek kişi sensin.
Ben tuzağa düşmeyen tek kişiydim.
Bizim tek sorunumuz değil.
Bu onu yapmanın tek yolu.
Ben kazadan sağ kalan tek kişiyim.
Tom gerçekten güvenebileceğim tek kişi.
Tek umudu diğer erkeklerin yanına sokulmak.
Mary'ye aşık olan tek kişi sen değilsin.
Tom'u durdurmanın tek yolu bu.
Tom yangından sağ kurulan tek kişiydi.
Tom bunu nasıl tamir edeceğini bilen tek kişi.
Dünyayı kurtarabilecek tek kişi sensin.
Tom bu konuyu bilen tek kişidir.
Dünyanın doğal olarak oluşan tek bir uydusu vardır, o da aydır.
Tom şemsiyesi olmayan tek kişidir.
Vahşi hayatta iyi bir sığınak hayatta kalmanın tek yoludur.
Tek tehdit vampirler de değildir. Burada denizaslanları da yaşar.
Şehir ortamında refah seviyesi yükselen tek primatlar biz değiliz.
Oğlum onun pişirdiklerini yemekten hoşlanan tek kişi değil.
Meg kot pantolon giyen tek kızdı.
Tom tek tanık. Başka tanıklar yok.
Tom'un yapmak istediği tek şey balık avlamaktır.
Tom burada gerçek bir işi olan tek kişi.
Tom pizza sipariş etmek isteyen tek kişi değil.
Tom nasıl Fransızca konuşacağını bilmeyen tek kişiydi.
Tom şimdi bize yardım edebilecek tek kişi.
Tek kanıt, iç çamaşırına yapışmış sperm iziydi.
Tom burada Fransızca konuşabilen tek kişidir.
Tom ailemizde yüzebilen tek kişidir.
Tom burada Fransızca konuşmayan tek kişi.
Tom'un konuşabileceği tek dil Fransızca.
Tom, Mary'nin güvenebileceği tek insan.
Mary şimdiye kadar aşık olduğum tek kız.
Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab, tek Rab'dir.
Tom'la sorunları olan tek kişi sen değilsin.
Bu çok küçük olan tek şey değil.
Tom burada baharatlı yemeği sevmeyen tek kişi.
Tom sınıfımızda Fransızca konuşabilen tek öğrencidir.
Tom burada Fransızca konuşabilen tanıdığım tek kişidir.
Tom ailemizde Fransızca konuşmayı bilen tek kişidir.
Tom bu adada Fransızca konuşabilen tek kişidir.
Tom Mary'nin şu ana kadar sevdiği tek erkek.
Tom sınıfımızda Fransızca çalışmak isteyen tek kişi.