Examples of using "Tietenkin" in a sentence and their turkish translations:
Tabii ki.
Elbette ilgileniyorlar.
Tabii ki sana yardım edeceğim.
O, açıkçası kaçınılmazdır.
Doğal olarak o, daveti kabul etti.
Şaka yapıyorum, elbette.
Elbette Tom'a söylemek zorundayım.
Senin hakkında bu kadar endişe etmeme gerek yoktu.Tom'un sana bakacağını bilmeliydim.
Kesinlikle!
- Tabii ki!
- Besbelli ki!
orangutan da yok edilen doğal ortamında hayatta kalmaya çalıştığı için kendini savunabiliyor.
Tabii ki Başbakan'a erişmek zordur.
- Ne yapmak istersen yapabilirsin tabii ki de.
- Ne yapmak isterseniz yapabilirsiniz tabii ki de.
- Yapmak istediğiniz her şeyi yapabilirsiniz, elbette.