Examples of using "Tekemään" in a sentence and their turkish translations:
Ev ödevini yapmaya git.
O, bana onu yapmamı emretti.
Tom onu yapması için Mary'yi ikna etti.
- Onu tek başıma yapabilirim.
- Onu yalnız başıma yapabilirim.
Bunu hâlâ yapabilecek miyim?
Ben bir şey yapamam.
Bir şey yapamadım.
Fotoğrafımla ne yapacaksın?
Onu nasıl başardınız?
Onu yapmaya hazırım.
Onu yapmaya gideceğim.
Uykusuzluk sana aptalca şeyler yaptıracaktır.
- Ağrı sana aptalca şeyler yaptıracaktır.
- Acı sana aptalca şeyler yaptıracaktır.
Tom bunu yapmak zorunda mıydı?
Sen gerçekten sıkı bir işçisin.
Bu işi kim yapabilir?
Benim onu yapmamı istedi.
Bana bunu yaptırma.
Onu yapmana yardım edeceğiz.
Bu tür şey yapmak için çok yaşlıyız.
Onu bana yaptırdın.
Tom'a bunu benim için yaptırdım.
Tom işi bitirebilir.
Tom bunu yapabilir.
Tom, Mary'nin akşam yemeği pişirmesini istedi.
Bunu sana ne yaptırdı?
Tom bunu yapabilirdi.
Bu işi tek başıma yapamam.
Kararlarımı kendim verebilirim.
Onu bana yaptırma.
Onu senin için yapamadım.
Neden onlara onu yapmasını söyledin?
Babam sıkı bir işçidir.
Ben de bunu yapamam.
Oyun yapması için köpeği eğittim.
Onlar olmadan bunu yapamayız.
O olmadan bunu yapamayız.
Onlar olmadan bunu yapamam.
O olmadan bunu yapamam.
Açlık insanlara aptalca şeyler yaptırabilir.
Tom Mary'ye doğru şeyi yapması için yardım etmek istedi.
Onu memnun etmek için her şeyi yapacağım.
Dün biraz alışveriş yapmak için mağazaya gittim.
Onu yapmam için beni zorlayamazsın.
Gerçekten Tom'a ev ödevini senin için yaptırabildin mi?
Bunu yapmak için çok fazla gençsin.
Tom olmadan bunu yapamayız.
Bunu yapmak için yeterince güçlü değilim.
Tom'un bunu yapmama yardım edeceğini umuyorum.
Dikkatsiz bir insan hata yapmaya eğilimlidir.
Seni bir şey yapman için zorlayamam.
İstediğiniz şeyi yapmaktan çekinmeyin.
O, daha çok çalışması için onu özendirdi.
Tom genellikle Mary'ye ödevini yapmada yardım eder.
Tom'a bunu yapmasını söylemeye isteksizim.
Dünya'nın biyoçeşitliliği en zengin çölü bu katkı sayesinde burasıdır.
''Hey kanka, bunu birlikte deneyelim mi?''
Sanırım Tom'a onu yapmasını rica edebiliriz.
Sana yapılması gerekenlerin bir listesini yapacağım.
Tom bana onu yapmasına yardım etmemi rica etti.
- Yapmak istediklerini halledebildin mi?
- Yapmak istediğin her şeyi yapabildin mi?
Tom bugün çalışmak için yeterince iyi mi?
Böyle bir şeyi yapacak son kişidir.
O, tarihte bunu yapan ilk adamdı.
Tom'dan bunu yapmasını istedim, ama reddetti.
fakat "birini yap" kısmı neredeyse hiç olmamıştı.
O, fazla mesai yapmak zorunda kaldı.
Bay Kato artık çalışamayacak kadar çok yaşlı.
Tom onu yapması için Mary'yi ikna edebilir.
Ben bunu kendim yapabilirim.
Onu kendim yapabilirim.
Bunu kendim yapabilirim.
Tom muhtemelen onu bir daha asla yapmaz.
- Ne yapacaksın?
- Ne yapacaksınız?
O onu yapabilirdi.
Tom Bill'den daha çalışkan değil.
O bunu yapamaz.
Biz ona yardım etmezsek Tom işi bitiremeyecek.
Sadece Tom'un yapmanı istediği şeyi yapmalısın.
Tom onu yapması için Mary'yi ikna etmeye çalışabilir.
- Sanırım onu yapabilirim.
- Ben bunu yapabileceğimi düşünüyorum.
Tom çok çalışkan biri.
Hiç kimse seni iradene karşı bir şey yapman için zorlayamaz.
- Onu yapmak için fazla gençsin.
- Onu yapamayacak kadar gençsiniz.
Gilles üzgün görünüyor! Kendisine ne yaptı?
Tom'la dalga geçmeyeceğim.
Bu şimdiye kadar yapmak zorunda olduğum en zor şey.
Onu tekrar yapamam.
Bu işi yalnız yapamam.
O çok çalışkandır.
Tom, Mary'yi başını belaya sokacak bir şey yapmaya teşvik etmek istemedi.
Tom'un yapılması gerekenleri yapmaya hazır olduğundan oldukça eminim.
Birazcık daha sabırlı olsaydın yapbozu bitirebilirdin.
Onu tek başıma yapabilirim!
Bu geceki parti için ihtiyacımız olan her şeyi satın almak için üç kez markete gittim.