Examples of using "Kylmyys" in a sentence and their turkish translations:
Soğuk bu hayvanlara zarar vermez.
Soğuk, daha da büyük bir tehdit oluşturabilir.
Soğuk, kurbağanın ince, nemli derisinden içeri sızıyor.
Sadece burada yaşayan soğuğu bilir.
Soğuk hava üç hafta devam etti.