Examples of using "Köyhä" in a sentence and their turkish translations:
Ben fakirim.
Sen fakir değilsin.
- Çok fakirim.
- Ben çok fakirim.
O fakirdir.
Tom fakirdir.
Bence Tom yoksul.
O zavallı değildir.
O, fakir olduğunu söyledi.
Tom fakir değildi.
Tom fakir değil.
- Sağlık servetten daha iyidir.
- En büyük servet sağlıktır.
- Sağlık zenginlikten iyidir.
O gençken fakirmiş gibi görünüyor.
Fakir olmayı zengin olmaya tercih ederim.
Eskisi kadar fakir değilim.
O, fakirdir, ama mutlu görünüyor.
Onun gençken çok yoksul olduğu söyleniyor.
Fakir olmasına rağmen, o mutluydu.
Bir zamanlar yoksul bir adam ve zengin bir kadın vardı.
Bir zamanlar fakir olan ama güzel bir kızı olan bir değirmenci vardı.
Fakir bulabildiğinde, zengin canı istediğinde yer.
Bir insan zengin ya da fakir olup olmamasına göre işleri farklı görür.
Tom Mary'nin zengin koca avcısı olduğunu fark ettiğinde üzgündü ve Mary Tom'un fakir olduğunu fark ettiğinde üzgündü.