Translation of "Wings" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Wings" in a sentence and their turkish translations:

Riches have wings.

Zenginlerin kanatları var.

Birds have wings.

Kuşların kanatları vardır.

Pegasus has wings.

Kanatlı atın kanatları var.

Where are my wings?

Kanatlarım nerede?

A bird has wings.

Bir kuşun kanatları vardır.

All planes have wings.

Bütün uçakların kanatları vardır.

All birds have wings.

Bütün kuşların kanatları vardır.

Tom loves chicken wings.

Tom tavuk kanatlarını sever.

Feel my wings take flight

Kanatlarımın uçuşa geçtiğini hissediyorum

Some species have large wings

bazı türlerin kanatları da büyüktür

The bird spread its wings.

Kuş kanatlarını açıyor.

The bird flapped its wings.

Kuş kanatlarını çırptı.

Flap your wings or die.

Kanatlarını çırp ya da öl.

If only I had wings!

Keşke kanatlarım olsa!

The crow spread his wings.

Karga kanatlarını açtı.

The hospital has three wings.

Hastanenin üç ek binası var.

Why do birds have wings?

- Kuşlar neden kanatlıdır?
- Kuşların neden kanatları vardır?

I've been waiting in the wings.

Ben tetikte bekliyorum.

Birds flap their wings to fly.

Kuşlar, uçmak için kanatlarını çırparlar.

Tom painted Mary with angel wings.

Tom Mary'yi melek kanatlarıyla boyadı.

Chicken wings are better than meat.

Tavuk kanatları etten daha iyidir.

Why are there pork wings on the menu when pigs don't actually have any wings?

Aslında domuzların kanatları yokken neden menüde domuz kanatları var?

This sound of danger lent me wings.

Bu tehlike sesi bana ödünç kanatlar verdi.

I wish I had wings to fly.

Keşke uçmak için kanatlarım olsa.

A flying machine inspired by the bat's wings

Yarasanın kanatlarından esinlenerek çizilmiş bir uçuş makinesi

Speak of angels and you hear their wings.

- İti an çomağı hazırla.
- İyi insan lafının üstüne gelir.

The ostrich has wings, but it cannot fly.

Deve kuşunun kanatları vardır ama uçamaz.

Wings to the bird, mind to the human.

Kanatlar kuşa, akıl insana.

Is it true that cockroaches don't have wings?

Hamamböceklerinin kanatlarının olmadığı doğru mu?

This sparrow can't fly. Its wings are broken.

Bu serçe uçamaz. Onun kanatları kırık.

Most birds have two legs and two wings.

Çoğu kuşun iki bacağı ve iki kanadı vardır.

If I had wings, I would fly to you.

Kanatlarım olsa, sana uçarım.

Let's go find a place that serves Buffalo wings.

Bufalo kanatları servis eden bir yer bulmaya gidelim.

I wonder how it would be to have wings!

Kanatlara sahip olmanın nasıl olacağını merak ediyorum!

Can I get a kilo of chicken wings please?

Bir kilo tavuk kanadı alabilir miyim?

Ostriches don't fly because they have very short wings.

Devekuşları çok kısa kanatları olduğu için uçamazlar.

He had a tiny, furry body with awkward wings.

Onun küçük, tüylü garip kanatları olan bir vücudu vardı.

GG: So they have larger wings, so they're flapping slower.

GG: Yani daha geniş kanatları var, o yüzden daha yavaş çırpıyorlar.

“The day has come up, the roosters clap their wings.

“Gün geldi, horozlar kanatlarını çırpıyorlar.

If we had wings, could we fly to the moon?

Kanatlarımız olsaydı, aya uçabilir miydik?

If man had wings, he would fly as a bird.

Eğer insanın kanatları olsa kuş gibi uçar.

Oh, dear pigeon, how I wish I had your wings!

Ah, sevgili güvercin, keşke seninki gibi kanatlarım olsa!

If humans were meant to fly, they would have wings.

İnsanlar uçmak için amaçlansalardı kanatları olurdu.

This bird's large wings enable it to fly very fast.

Bu kuşun büyük kanatları onun çok hızlı uçmasını sağlar.

So long as these two wings are not equivalent in strength,

Bu iki kanat güç konusunda eşit olmadığı sürece,

This ant is the queen; don't you see she has wings?

Bu karınca kraliçedir; kanatları olduğunu görmüyor musun?

A bird can glide through the air without moving its wings.

Bir kuş kanatlarını oynatmadan havada süzülebilir.

Two things children should get from their parents: roots and wings!

Anne ve babanın çocuklarına vermesi gereken iki şey: Kökler ve kanatlar!

If God had meant us to fly, he'd have given us wings.

Tanrı uçmamızı isteseydi, bize kanat verirdi.

No bird soars too high if he soars with his own wings.

Hiçbir kuş gereğinden çok yükseğe uçmaz, eğer ki kendi kanatlarıyla uçuyorsa.

If I had wings to fly, I would have gone to save her.

Uçmak için kanatlarım olsaydı, onu kurtarmaya giderdim.

To fly and to unfold my wings and the sky would be the limit.

Uçmak, kanatlarımı açmak tek sınırımın gökyüzü olmasını istiyordum.

- They are easy to distinguish from each other.
- Angels have two wings; the Devil has a tail.

Meleklerin iki kanadı, Şeytan'ın bir kuyruğu vardır.

So, we have a kind of lion or a bull; we have wings coming out of its body,

bu bir tür aslan veya boğa; vücudundan kanatlar çıkıyor

It had the head of a woman, the body of a lion, the wings of a bird, and the tail of a serpent.

O bir kadının başına, bir aslanın gövdesine, bir kuşun kanatlarına ve bir yılanın kuyruğuna sahipti.