Examples of using "Verify" in a sentence and their turkish translations:
Güven, ama kontrol et.
- Onu doğrulayabilir misiniz?
- Onu kanıtlayabilir misiniz.
Onu doğrulayayım.
Onu kanıtlayabilirim.
Herhangi biri bunu doğrulayabilir mi?
Tom onu doğrulamalı.
Herhangi biri onu doğrulayabilir mi?
Bunu doğrulamak için bir yolun yok.
Bunu doğrulamak için hiçbir yöntemimiz yok.
Bunu doğrulamak zorunda kalacağız.
Bu mesajın Tom'dan geldiğini doğrulayabilir misin?
Tom'un bilgiyi doğrulamasının hiçbir yolu yoktur.
Polis Tom'un mazeretini doğrulayabildi.
Bize söylediğin her şey doğrulamam gerekiyor.
Tom bunu doğrulamak zorunda kalacak.
Bilgisayarınızın prize takılı olduğunu doğrular mısınız?
Bu mesajın Tom'dan olduğunu doğrulayabilir misin?
Tom her zaman satın aldığı yiyeceklerde boya maddesi olup olmadığını kontrol eder.