Translation of "Update" in Turkish

Update your software.

- Yazılımını güncelle.
- Yazılımınızı güncelleyin.

Update my software.

Yazılımımı güncelle.

- Thanks for the update.
- Thank you for the update.

Güncelleştirme için teşekkür ederim.

I'll update it soon.

Onu yakında güncelleyeceğim.

Thanks for the update.

Güncelleme için teşekkürler.

Please update the computer.

Lütfen bilgisayarı güncelleyin.

I'll update you later.

Seni daha sonra güncelleyeceğim.

An update is available.

Güncelleme mevcut.

He downloaded a software update.

O bir yazılım güncelleştirmesi indirdi.

Would you update my software?

Yazılımımı günceller misin?

Can you update my software?

Yazılımımı güncelleyebilir misin?

Can you update the software?

Yazılımı güncelleyebilir misin?

Can you update our software?

Yazılımımızı güncelleyebilir misin?

Thanks, I'll update the information.

Teşekkürler, bilgiyi güncelleyeceğim.

Let me update my CV.

CV'mi güncelleyeyim.

How can I update this software?

- Bu yazılımı nasıl yükseltebilirim?
- Bu yazılımı nasıl güncelleştirebilirim?

Why don't you update your website?

Neden internet siteni güncellemiyorsun?

Do you update your website often?

İnternet siteni sık sık günceller misin?

Tom needs to update his website.

Tom Websitesini güncellemelidir.

I update my blog every week.

Ben her hafta bloğumu güncelleştiririm.

I update my blog every day.

Ben her gün bloğumu güncelleştiririm.

I update my blog every month.

Ben her ay bloğumu güncelleştiririm.

I never update my operating system.

İşletim sistemimi asla güncellemem.

I need to update my website.

Web sitemi güncellemem gerekiyor.

He needs to update his website.

Web sitesini güncellemesi gerekiyor.

We have to update our teaching methods.

Bizim öğretim yöntemlerini güncelleştirmek zorundayız.

I want an hourly update about what's happening.

Neler olduğu hakkında saatlik bir güncelleştirme istiyorum.

Trang, when are you going to update Tatoeba?

Trang, Tatoeba'yı ne zaman güncelleyeceksin?

Can you give us an update on Tom?

Bize Tom üzerine bir güncelleme verebilir misin?

The computer stopped working after an automatic system update.

Bilgisayar otomatik sistem güncellemeden sonra çalışmayı durdurdu.

This update will be released at 10 o'clock this morning.

Bu güncelleştirme bu sabah saat 10'da yayınlanacak.

I'm checking to see if there is an update right now.

Ben şu anda bir güncelleştirme olup olmadığını görmek için kontrol ediyorum.

There is an urgent need for them to update their system.

Onların sistemlerini güncellemelerine acil bir ihtiyaç var.

This is to inform you of my address change. Please update your mailing list.

Bu, sizi adres değişikliğimden haberdar etmek için. Lütfen posta listenizi güncelleyiniz.

The doctor gave Tom a status update on how the tumor in his brain had been responding to the chemotherapy.

Doktor Tom'a beynindeki tümörün kemoterapiye nasıl yanıt verdiğine dair bir durum güncellemesi verdi.