Examples of using "Trading" in a sentence and their turkish translations:
- O her zaman ticaret yapıyor.
- O, her zaman ticaret yapıyor.
Japonlarla ticaret kolay değil.
Ben bir ticaret firması için çalışıyorum.
Bir ticari firmada çalışıyorum.
Erkek kardeşi bir ticaret şirketinde çalışır.
Bir ticaret şirketinde istihdam edildi.
Orada bir ticari şirkette çalışıyor.
Yasa dışı ticaret üzerine sert önlemler almak zorundayız.
Tom bir ticaret şirketinde bir iş aldı.
Tom Boston'da bir ticaret şirketi için çalışıyor.
Ticari şirketlerimiz bütün dünyada işlerini yaparlar.
Abd savaş sırasında İngiltere ile olan ticareti durdurmayı denedi.
Bir oğlum var, o bir ticaret şirketinde çalışır.
Ticaret ortakları, ticaret politikasını açıklığa kavuşturmak için Japonya'ya dayanıyor.
ve gezengendeki en büyük endüstriyel ve ticari güç oldu. )
Yunan ticaret şehri ve bölgedeki İberyalı kabileler Romalıları hoş karşıladı.