Examples of using "Throws" in a sentence and their turkish translations:
Oğlan bir taş atıyor.
O benden daha iyi top atar.
hikaye atıyor ben bunu yaptım diye
Ağacın gölgesi çimlere vuruyor.
Hayat sana limon attığı zaman, limonata yap!
Mary çok sinirlidir ve sık sık tepesi atar.
Beyzbolda, atıcı topu atan oyuncudur.
Ben kasabada en zengin adammışım gibi karım paramı sokağa atıyor.
Scipio velite'leri ön hatta yerleştirdi. Hannibal'ın süvarilerini zayıflatmat maksadıyla.
Mary kolaylıkla sinirlenir ve çılgına döner.
Bazen, Dünya güneşin etrafında dönerken o, güneşle ay arasına gelir. Bu olduğu zaman dünya ay karşısında karanlık bir gölge atar. Bu, bir ay tutulması ya da bir ay tutulması olarak bilinir.