Translation of "Splashed" in Turkish

0.092 sec.

Examples of using "Splashed" in a sentence and their turkish translations:

Tom splashed Mary.

Tom, Mary'ye su sıçrattı.

Tom splashed Mary, and then Mary splashed him back.

Tom Mary'ye su sıçrettı ve sonra Mary ona geri sıçrattı.

They splashed each other playfully.

Onlar neşeyle birbirine su sıçrattı.

Tom splashed water on his face.

Tom onun yüzüne su sıçrattı.

A raindrop splashed on her cheek.

Bir yağmur damlası onu yanağına sıçradı.

I splashed my face with water.

Yüzüme su çarptım.

Tom splashed his face with water.

Tom yüzüne su serpti.

Tom and Mary splashed each other.

Tom ve Mary birbirine su sıçrattı.

Tom splashed himself with cold water.

Tom kendini soğuk su ile yıkadı.

Sami splashed gasoline around Layla's house.

Sami benzini Leyla'nın evinin çevresine serpti.

A passing car splashed water on us.

Geçen bir araba üzerimize su sıçrattı.

Tom splashed cold water on his face.

Tom soğuk suyu yüzüne çarptı.

Tom and Mary splashed each other playfully.

Tom ve Mary neşeyle birbirine su sıçrattı.

The passing car splashed muddy water on me.

Geçen araba bana çamurlu su sıçrattı.

A passing car hit a puddle and splashed water all over me.

Geçen bir araç bir su birikintisine çarptı ve üstüme su sıçrattı.

He got up quickly, splashed cold water on his face, brushed his teeth and shaved.

Hızla kalktı, yüzüne soğuk su sıçrattı, dişlerini fırçaladı ve tıraş oldu.

Earlier, as I was walking down the sidewalk, a car drove by and splashed water on me. Look at this! My skirt and shoes are all muddy.

Daha önce, kaldırımda yürürken bir araba sürdü ve üzerime su sıçradı. Şuna bak! Eteğim ve ayakkabılarımın hepsi çamurlu.