Translation of "Sneak" in Turkish

I didn't sneak out.

Ben gizlice kaçmadım.

- Don't sneak out of the concert!
- Don't sneak out of the concert.

Konserden kaçma!

Don't sneak up on people.

İnsanlara gizlice yaklaşma.

We'll sneak into bed now.

Şimdi sessizce yatağa sokulacağız.

I didn't sneak up on Tom.

Ben Tom'a gizlice yaklaşmadım.

I didn't sneak up on them.

Onlara gizlice yaklaşmadım.

I didn't sneak up on him.

Ona gizlice yaklaşmadım.

I didn't sneak up on her.

Ona gizlice yaklaşmadım.

Tom can't sneak up on anyone.

Tom birine gizlice yaklaşamaz.

I caught him trying to sneak out.

Onu gizlice kaçmaya çalışırken yakaladım.

I noticed him sneak into the room.

Onun odaya gizlice girdiğini fark ettim.

The policeman noticed a man sneak in.

Polis bir adamın gizlice içeri girdiğini fark etti.

Don't sneak up on me like that.

Bana öyle gizlice yaklaşma.

Tom tried to sneak into the concert.

Tom konsere gizlice girmeye çalıştı.

Tom tried to sneak into the movie theater.

Tom sinemaya gizlice girmeye çalıştı.

There was a special sneak preview last night.

Dün gece özel bir ön gösterim vardı.

You scared me! Don't sneak upon me from behind!

Beni korkuttun! Arkamdan gizlice yaklaşma.

Tom tried to sneak into the movie theater without paying.

Tom para ödemeden sinemaya gizlice girmeye çalıştı.

Tom couldn't sneak out of the dorm without being seen.

Tom görülmeden yurdun dışına çıkamadı.

Tom tried to sneak out of the office without being seen.

Tom görülmeden ofisten gizlice kaçmaya çalıştı.

And the pups on high alert, it's hard to sneak in unnoticed.

...ve yavrular diken üstündeyken... ...fark edilmeden aralarına sızmak zordur.

Tom was the only one who saw Mary sneak into the room.

Tom Mary'nin odaya sessizce sokulduğunu gören tek kişiydi.

Tom is the only one who saw Mary sneak into the room.

Mary'nin odaya gizlice sızdığını gören tek kişi Tom'dur.

Tom tried to sneak out of the house, but his parents caught him.

Tom gizlice evden çıkmaya çalıştı fakat ebeveynleri onu yakaladı.