Translation of "Practised" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Practised" in a sentence and their turkish translations:

He practised the natural defence style.

O doğal savunma stili egzersizi yaptı.

Sami practised Islam to its fullest.

- Sami sonuna kadar İslam'ı uyguladı.
- Sami İslami görevlerini eksiksiz yerine getiriyordu.
- Sami İslami vecibelerini eksiksiz yerine getiriyordu.

She practised as a barrister for many years.

O yıllarca bir avukat olarak çalıştı.

Swimming is a sport that is practised in water.

Yüzme suda uygulanan bir spordur.

Tom practised his speech in front of the mirror.

Tom, konuşmasını aynanın karşısında pratik yaptı.

They performed navigation exercises and practised docking manoeuvres using their spent rocket

Hedef olarak harcanmış roket güçlendiricilerini kullanarak navigasyon egzersizleri yaptılar ve yanaşma manevraları uyguladılar