Examples of using "Style" in a sentence and their turkish translations:
O benim tarzım değil.
- O benim tarzım değil.
- O benim stilim değil.
Bu benim tarzım.
Onun tarzı var.
Sırt çantasıyla seyahat ettik,
- Tarzını seviyorum.
- Senin tarzını beğeniyorum.
O senin tarzın değil.
Onun tarzı değil.
Bu onun stili değil.
Bu benim tarzım değil.
Kavga etmek benim tarzım değildir.
O tarzı istiyorum.
Onun stili garipti.
Tom'un tarzını seviyorum.
- Sami, Leyla'nın tarzını beğendi.
- Sami, Leyla'nın tarzını beğeniyordu.
Kare bulmacayı mı, yoksa çengel bulmacayı mı daha çok seviyorsun?
Amerikan tarzı pizzalar peynirle kaplıdır ama Napoli tarzı pizzalar değildir.
Senin gözde saç sitilin nedir?
Onun tarzı gibi görünüyor.
Julio asla klas değil.
O Çin tarzı giysiler giyer.
Bu elbise tam senin tarzın.
Herkesin kendi tarzı vardır.
Tom'un saldırgan tarzını seviyorum.
Onun modası geçti.
- Yazım tarzını beğeniyorum.
- Yazım şeklin hoşuma gidiyor.
- Tom'un yazım tarzını beğeniyorum.
- Tom'un yazı üslubunu beğeniyorum.
- Tom'un yazma stilini beğeniyorum.
- O harflerin stilini karşılaştır.
- O mektupların tarzını karşılaştır.
Kadife pantolonun modası geçmiştir.
O doğal savunma stili egzersizi yaptı.
Yazarın iyi bir tarzı var.
O pahalı bir tarzda yaşıyor.
Tom'un sağlıklı yaşam tarzı var.
Yazar güzel bir tarza sahip.
Yazarın mükemmel bir tarzı var.
Malaya peştemalı tarzı elbiseni seviyorum.
Giyim tarzını değiştirdi.
Hemingway'in kötü bir yazma stili vardı.
Tom'un stil duygusu yok.
Daire Victorian tarzı döşenmişti.
Çocuğum "Kinpira style sauteed Gobo" diyemiyor, her zaman bunun yerine "Pinkira style sauteed Bogo" diyor.
GANGNAM STYLE'IN ANLAMI NEDİR?
Kilise, Gothic tarzında inşâ edilmiş.
Onun kişisel bir konuşma tarzı vardı.
Onların geleneksel yaşam tarzı artık yok.
Onun elbiseleri her zaman demode.
Onun şarkı söyleme tarzını gerçekten çok beğendim.
Onun alışılmışın dışında mücadele tarzı şaşırtıcı şekilde etkiliydi.
Bu sanatçının çok farklı bir tarzı var.
Bu kroki Tom'un stilinin temsilcisidir.
Yeni saç stili Meryem'e çok yakışmış.
Bu yazım biçiminden anlıyor musun?
Ne tarz mobilya istiyorsunuz?
Bu giyim tarzı Paris'te ortaya çıkmıştır.
Bu yaşam tarzına alışkınım.
Hep aynı tarzda olmaktan bıktınız mı?
Bu Sami'nin bir şeyler yapma tarzı.
Ayakkabıların modası geçiyor.
Benim çocuğum "Kinpira style sauteed great burdock" diyemiyor, bunun yerine her zaman "Kinpira style sauteed Dockbur" diyor.
Büyükannem yaşam tarzını hiçbir zaman değiştirmedi.
Stilini göz önünde bulundurursak deneme yazın harika.
Eldivenli adamın daha fazla tarzı vardı.
Sanssouci Sarayı, rokoko tarzındadır.
Bu kıyafetim çok demode.
Yeni saç stilin seni daha yaşlı gösteriyor.
Onun canı bazen Japon tarzı yemek yemek istiyor.
O, tipik bir Japon sitili evde yaşadı.
Neyin modaya uygun olduğunu ne zamandan beri önemsiyorsun?
Ben Tom'un yeni saç stiline alışıyorum.
Bu tarz pişirme Çin'e özgüdür.
Kafeterya self-servis tarzı bir restorandır.
Aklında belirli bir tarzın var mı?
Her gece iki protein tarzı hamburgere ihtiyacım var.
Sami mekanı kendine özgü tarzıyla süsledi.
üstelik Kemal Sunal'ın bu tarzı anarşizmin ta kendisi
yine toplumda çok fazla izlenmeyen bir tarz
çünkü daha çok sanat filmi tarzında
Beatles'ın saç stili heyecan yarattı.
Kayalar Japon tarzı bahçede güzel biçimde düzenlendi.
- Bahçe Japon tarzında kuruldu.
- Bahçe, Japon tarzında tasarlandı.
Onların mobilyaları, tarz yerine yarar için seçildi.
Tom'u hiçbir şey mutlu etmez.
"Gangnam Style", YouTube'daki en çok izlenen videodur.
En çok sevdiğim müzik türü pop müziktir.
- O evin stili benimkine benzer.
- O evin biçimi benimkine benzer.
Seninki ile aynı stil ceket istiyorum.
Keşke fötr şapka modaya uygun geri gelse.
Batı tarzı bir otelde kalmak istiyorum.
Resmi savaş beyanları 1942 yılından bu yana ABD tarzı değildir.
Yazı şekli bu makalede çok daha az karışık.
Onun saç sitili onu yaşından daha genç gösteriyor.
Hollywood tarzı kültürel dans açıkça batılılara amaçlanmıştır.
Boynuzlu Viking kaskları İskandinavya'da artık modaya uygun değil.