Translation of "Politely" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Politely" in a sentence and their turkish translations:

Tom smiled politely.

Tom kibarca gülümsedi.

I bowed politely.

Ben kibarca selamladım.

Tom politely declined.

Tom kibar bir şekilde reddetti.

Tom nodded politely.

Tom kibarca başını salladı.

We'll ask politely.

Kibarca isteyeceğiz.

Tom laughed politely.

Tom kibarca güldü.

Tom bowed politely.

Tom başıyla kibarca selamladı.

I politely corrected him.

Onu kibarca düzelttim.

She politely corrected me.

O kibarca beni düzeltti.

He politely corrected me.

Kibarca beni düzeltti.

I politely corrected her.

Onu kibarca düzelttim.

She greeted me politely.

O beni kibarca karşıladı.

I politely corrected Tom.

Tom'a kibarca haddini bildirdim.

Tom politely thanked Mary.

Tom kibarca Mary'ye teşekkür etti.

Tom greeted me politely.

Tom beni kibarca selamladı.

- You should have spoken more politely.
- You should've spoken more politely.

- Daha kibar konuşmalıydın.
- Daha kibar bir şekilde konuşmalıydın.

She bowed to me politely.

O kibarca bana selam verdi.

Tom politely declined Mary's invitation.

Tom, Mary'nin davetini kibarca reddetti.

She politely declined the invitation.

O kibarca daveti reddetti.

Tom politely accepted the drink.

Tom nazikçe içeceği kabul etti.

Tom bowed to Mary politely.

Tom kibarca Mary'ye reverans yaptı.

Tom politely rejected the proposal.

Tom öneriyi kibarca reddetti.

Tom lifted his hat politely.

Tom şapkasını kibarca kaldırdı.

Tom had to politely decline.

Tom kibarca geri çevirmek zorunda kaldı.

I politely declined Tom's invitation.

Tom'un davetini kibarca reddettim.

You should have talked more politely.

Daha kibarca konuşmalıydın.

She always acts politely toward everybody.

O her zaman herkese karşı kibarca hareket eder.

- Tom could have phrased his answer more politely.
- Tom could've phrased his answer more politely.

Tom cevabını daha kibarca ifade edebilirdi.

- He thanked her very politely, and hurried off.
- He thanked her very politely and quickly left.

Ona kibarca teşekkür etti ve aceleyle uzaklaştı.

He declined the job-offer very politely.

İş teklifini çok kibar şekilde reddetti.

Tom took off his hat and bowed politely.

Tom şapkasını çıkardı ve kibarca selamladı.

Tom and Mary nodded to each other politely.

Tom ve Mary birbirlerini kibarca selamladılar.

Tom might help us if we ask him politely.

Ona kibarca sorarsak Tom bize yardım edebilir.

Tom might help you if you ask him politely.

Ona kibarca sorarsan Tom sana yardım edebilir.

They declined Tom's invitation as politely as they could.

Tom'un davetini ellerinden geldiğince nazikçe reddettiler.

Tom will do that if you ask him politely.

Eğer ondan kibarca istersen Tom onu yapar.

I met your son yesterday and he politely greeted me.

Dün oğlunuza rastladım ve o bana kibarca selam verdi.

I met your son yesterday and he greeted me politely.

Dün senin oğlununla karşılaştım ve o beni kibarca selamladı.

Tom politely pretended not to notice that Mary had been crying.

Tom nezaketen Mary'nin ağlamasını görmemezlikten geldi.

Tom will do that for you if you ask him politely.

Ona kibarca rica edersen Tom onu senin için yapar.

These bank employees seem so politely insolent lately. I wonder what's behind it.

Bu banka çalışanları son zamanlarda çok kibarca küstah görünüyor. Ben bunun arkasında ne olduğunu merak ediyorum.

- The president declined to answer the delicate question.
- The president politely declined to answer the delicate question.

Cumhurbaşkanı hassas soruyu cevaplamayı kibarca reddetti.