Examples of using "Pessimist" in a sentence and their turkish translations:
Sen böylesine bir kötümsersin.
Karamsar olma.
Öyle karamsar olma.
Ben bir kötümser değilim.
Kimse bir kötümserle öpüşmek istemiyor.
Tom, tüm hayatı boyunca bir kötümserdi.
İyimser bir Alman ve kötümser bir Alman arasındaki fark nedir? İyimser İngilizce öğrenir; kötümser Rusça öğrenir.
Aslına bakarsanız Profesör Pangloss kötümserdi.
Bir kötümser, hiç kimse tarafından öpülmeyi ummaz.
Her zaman bir karamsardan ödünç para al. O geri beklemeyecektir.
Her zaman bir kötümserden ödünç para al; o, geri ödenmesini beklemez.
Aynaya bakan iyimser kişi daha da iyimser olur ve kötümser kişi daha da kötümser.
Kötümser her fırsatta zorluğu görür; bir iyimser her zorlukta fırsatı görür.
İyimserler de kötümserler de topluma katkıda bulunur. İyimserler uçağı, kötümserler paraşütü icat eder.