Examples of using "Permits" in a sentence and their turkish translations:
Hiçbir izin gerekli değil.
İnşaat izinleri gecikti.
Zamanımız olursa geleceğim.
Zamanım olursa, müzeyi ziyaret ederim.
Soru sadece bir yoruma izin veriyor.
Hava müsait olursa yarın dışarı çıkacağız.
İş izin verirse, Nisan ayında sizi görmeye gitmek isterim.
Eğer hava izin verirse, onlar gidecekler ve ormanda mantar toplayacaklar.
Hararetli bir tartışmadan sonra,uzlaşma sağlandı.Sigara içme köşesinde sigara içenlerin sigara içmesine izin verilecek.