Translation of "Museum" in Turkish

And a museum, a science museum.

Ve bir bilim müzesi.

- Where is the museum?
- Where's the museum?

Müze nerede?

It's a museum.

Bu bir müze.

- That museum is worth visiting.
- It is worthwhile visiting that museum.
- This museum is worth a visit.

O müzeyi ziyaret etmeye değer.

Now the British Museum -

Şimdi, British Museum,

Where's the nearest museum?

En yakın müze nerede?

Thieves plundered the museum.

- Hırsızlar müzeyi soydular.
- Hırsızlar müzeyi talan ettiler.
- Hırsızlar müzeyi yağmaladılar.

Who designed that museum?

O müzeyi kim tasarladı?

I love that museum.

O müzeyi seviyorum.

That's not a museum.

O bir müze değil.

Where is the museum?

Müze nerede?

How was the museum?

Müze nasıldı?

- I visited a museum today.
- I have visited a museum today.

Bugün bir müzeye gittim.

Museum officials think that ETA wanted more Basque art in the museum.

Müze yetkilileri, ETA'nın müzede daha çok Bask sanatı istediğini düşünüyorlar.

Now there is a museum

şimdi bir de müze oluşu var

We went to the museum.

Biz müzeye gittik.

Is the museum open today?

Müze bugün açık mı?

The museum is closed now.

Şimdi müze kapalı.

The museum is worth visiting.

Müze ziyaret etmeye değer.

That museum is worth visiting.

O müze ziyaret etmeye değer.

I'm going in the museum.

Ben müzeye gidiyorum.

The queen visited the museum.

Kraliçe müzeyi ziyaret etti.

Mary is a museum curator.

Mary müze küratörüdür.

Tom is a museum curator.

Tom bir müze müdürü.

The museum is closed Sundays.

Müze pazar günleri kapalıdır.

When is the museum open?

Müze ne zaman açık oluyor?

The tourists visit the museum.

Turistler müzeyi ziyaret ediyorlar.

I'll visit a museum today.

Ben bugün bir müzeyi ziyaret edeceğim.

Today I visited a museum.

Bugün bir müzeyi ziyaret ettim.

Tom works at a museum.

Tom bir müzede çalışıyor.

When does the museum close?

Müze ne zaman kapanır?

I didn't visit the museum.

Müzeyi ziyaret etmedim.

Tom is a museum conservator.

Tom müze konservatörüdür.

- The museum is not open on Monday.
- The museum isn't open on Monday.

Müze pazartesi günü açık değil.

Museum officials think that ETA will not harm the museum in the future.

Müze görevlilerine göre ETA gelecekte müzeye zarar vermeyecek.

- Where is the entrance to the museum?
- Where's the entrance to the museum?

- Müzenin girişi nerede?
- Müzenin girişi neresi?

The national Brukenthal Museum is the first museum that opened officially in Romania.

Ulusal Brukenthal Müzesi Romanya'da resmi olarak açılan ilk müzedir.

- That museum turned out to be huge.
- Looks like that's a pretty big museum.

Oldukça büyük bir müze gibi görünüyor.

- Tom went with Mary to the museum.
- Tom went to the museum with Mary.

Tom, Mary ile müzeye gitti.

We visited the museum last week.

Geçen hafta müzeyi ziyaret ettik.

The British Museum, formed in 1756,

British Museum 1756' da kuruldu

It is worthwhile visiting the museum.

Müzeyi ziyaret etmek faydalıdır.

The museum is worth a visit.

Müze görülmeye değer.

This museum is worth a visit.

Bu müze ziyaret etmeye değer.

The museum is around the corner.

Müze köşenin civarındadır.

The museum isn't open on Sundays.

Müze Pazar günleri açık değil.

This museum needs a new guide.

Bu müzenin yeni bir rehbere ihtiyacı var.

That car belongs in a museum.

O araba bir müzeye ait.

On Sunday, the museum is closed.

Pazar günü müze kapalıdır.

They went to the maritime museum.

Onlar denizcilik müzesine gitti.

I work as a museum attendant.

Bir müze görevlisi olarak çalışıyorum.

Visitors were few at the museum.

Müzedeki ziyaretçiler azdı.

I'll go to a museum today.

Bugün bir müzeye gideceğim.

We like going to the museum.

Biz müzeye gitmekten hoşlanırız.

When does the art museum close?

Sanat müzesi ne zaman kapanır?

We visited Sao Paulo's largest museum.

Biz Sao Paulo'nun en büyük müzesini ziyaret ettik.

Invaluable jewels disappeared from the museum.

Paha biçilmez mücevherler müzeden kayboldu.

The new museum is worth visiting.

Yeni müze ziyaret etmeye değer.

It is worthwhile visiting that museum.

O müzeyi ziyaret etmek faydalıdır.

I went to the creationists' museum.

Ben yaratılışçıların müzesine gittim.

The museum is open year-round.

Müze yıl boyunca açıktır.

Tom is building his own museum.

Tom kendi müzesini inşa ediyor.

The museum closes at 5 PM.

Müze saat 17.00'de kapanıyor.

What time does this museum close?

Bu müze saat kaçta kapanır?

This museum isn't open on Mondays.

Bu müze pazartesi günü açık değil.

Tom visited the museum with Mary.

Tom müzeyi Mary ile birlikte ziyaret etti.

Bejaia should become a museum town.

- Bicâye şehri açık hava müzesi olmalı.
- Bicâye bir müze kent olmalı.

Tom and Mary went to the aquarium, the folk art museum and the naval museum.

Tom ve Mary akvaryuma, halk sanat müzesine ve deniz müzesi'ne gitti.

- A guide conducted the visitors round the museum.
- A guide showed the tourists the museum.

Müzeyi turistlere bir rehber gösterdi.

- The museum is open from Monday to Friday.
- The museum is open from Mondays to Fridays.

Müze pazartesiden cumaya kadar açıktır.

When you take it to the museum

böyle müzeye götürdüğünüzde anlatırsınız da

Are building the International African American Museum.

Afrikan-Amerikan Müzesini inşa ediyoruz.

Maybe pop over to the British Museum

British Museum'a uğramanızı

If time permits, I'll visit the museum.

Zamanım olursa, müzeyi ziyaret ederim.

Is the museum visited by many people?

Müze çok sayıda kişi tarafından ziyaret edilir mi?

The museum is open to the public.

- Müze halka açıktır.
- Müze halka açık.

Did they go to museum by bus?

Onlar müzeye otobüsle gittiler mi?

How far is it to the museum?

Müze ne kadar uzaklıktadır?

We saw a mummy at the museum.

Biz müzede bir mumya gördük.

He donated countless pieces to the museum.

O, müzeye sayısız parça bağışında bulundu.

The other day I visited the museum.

Geçenlerde müzeyi ziyaret ettim.

Mary told Tom to visit the museum.

Mary, Tom'a müzeyi ziyaret etmesini söyledi.

On Sundays, the museum is not open.

Pazar günleri müze açık değil.

My bike was stolen at the museum.

Müzede bisikletim çalındı.

Is the museum of art around here?

Sanat müzesi bu civarda mı?

I was advised to visit the museum.

Bana müzeyi ziyaret etmem tavsiye edildi.

Tom donated three paintings to the museum.

Tom müzeye üç tablo bağışladı.

She donated countless pieces to the museum.

O, müzeye sayısız parça bağışladı.