Translation of "Paints" in Turkish

0.003 sec.

Examples of using "Paints" in a sentence and their turkish translations:

He often paints landscapes.

O, sıklıkla manzara resmi yapar.

She often paints landscapes.

O sık sık manzara resmi yapar.

Tom often paints landscapes.

Tom sık sık manzara resmi yapar.

She paints with watercolours.

O suluboyayla resim yapar.

Tom mainly paints landscapes.

Tom ağırlıklı olarak manzaraları resmediyor.

Tom paints best in oil.

Tom en güzel yağlı boyayla resim yapıyor.

She always paints her nails red.

O, tırnaklarını hep kırmızıya boyar.

She never paints her lips red.

O, dudaklarını asla kırmızıya boyamaz.

The art teacher paints at night.

Sanat öğretmeni gece resim yapar.

paints were peeling, there were cracks everywhere.

boyalar soyulmuştu, her yerde çatlaklar vardı.

And we're going to get some paints.

ve boya alacağız.

My son is an artist who paints paintings.

Benim oğlum tablolar yapan bir ressam.

She paints every day no matter how busy she is.

Ne kadar meşgul olursa olsun, her gün resim yapar.

A watercolour is a picture painted with water-based paints.

Suluboya tablo suda çözünen boyalarla yapılmış bir tablodur.

She only paints with bold colors; she does not like pastels.

O sadece cesur renklerle boyar; pastellerden hoşlanmaz.

Whereas in the second poem, it paints him as more diplomatic and more charismatic.

İkinci şiirde ise daha nazik ve daha karizmatik olarak gösterir.

A painter paints his pictures on canvas. But musicians paint their pictures on silence. We provide the music, and you provide the silence.

Ressam resimlerini tuvalin üzerine yapar, müzisyenlerse sessizliğin üzerine. Biz müziği sunarız, siz ise sessizliği.