Examples of using "Moral" in a sentence and their turkish translations:
Tom ahlaki.
Bu ahlaki bir soru.
Ahlaki standartlarım var.
Ben sana manevi destek vereceğim.
O dürüst bir hayat yaşadı.
Tom bana manevi destek verdi.
O, ahlaki bir gri alandır.
O hiçbir ahlaki değere sahip değil.
Tom'un ahlaki değerleri yok.
Tom'un yüksek manevi standartları var.
Tom Mary'ye manevi destek verdi.
O bana moral destek verdi.
Ahlaki bir zaferdi.
Hikayenin dersi nedir?
Biz onlara moral desteği vereceğiz.
Tom manevi destek kullanabildi.
Ahlaki değerler toplumda önemlidir.
Bu hikayeden alınacak ders nedir?
Hikayeden alınacak ders nedir?
Kağıt geri dönüşümü ahlaki bir görevdir
Sami'nin hikayesinin hiçbir ahlaki yanı yok.
ahlaki, politik ve ideolojik konulardan daha kolay.
Vatansever, ahlaki ilkelerine bağlı kalır.
İyi bir kişi erdemli bir kişidir.
Her masal, alınacak bir dersle biter.
O yapacak ahlaki bir şeydi.
Onlar hiçbir ahlaki inancı olmayan insanlardır.
Bizim ülkemizde gerçek bir ahlaki ses yok
Onun hayatı herkes için ahlaki bir örnektir.
Bu hikayeden alınacak dersi anladın mı?
Bu okul öğrenciler için yüksek ahlaki standartları belirler.
Karşılaşacağın en ahlaklı kişiyim.
Bunlar ekonomik ve maddi gelişmeler, ahlaki gelişmeler değil.
- Mary ahlaki değerlerini reddetti ve bir yokçu oldu.
- Mary ahlaki değerlerini reddetti ve bir hiççi oldu.
Evlilik, bir bağ ve ahlaki bir zorunluluktur.
Brezilya, tarihindeki en ciddi ahlaki krizi yaşıyor.
Ahlaki evrenin yayı uzun, ancak adalete doğru eğilir.
Kur'an Müslümanların içki içmesine izin vermez. Onların doğal içgüdüleri ahlaki olmalarına izin vermez.
Herkesin yarattığı, her türlü bilim, edebiyat veya sanat eserlerinden mütevellit manevi ve maddi menfaatlerin korunmasına hakkı vardır.