Translation of "Glorious" in Turkish

Has met a glorious end,

görkemli bir sonla karşılaştı,

We had a glorious time.

Biz muhteşem bir zaman geçirdik.

Crucial role in Egypt’s glorious past.

, Mısır'ın görkemli geçmişindeki önemli rolünü keşfediyor .

Our country has a glorious history.

Ülkemizin şanlı bir tarihi var.

This is certainly a glorious day.

Gerçekten muhteşem bir gün.

We had a glorious time at the seaside.

Biz deniz kenarında muhteşem bir zaman geçirdik.

But at the same time, these same glorious goddesses -

Ama aynı zamanda bu muzafferane tanrıçalar

In some attempts, it is glorious even to fail.

Bazı girişimlerde, başarısız olmak bile şereflidir.

Effectively putting an end to the once-glorious Abbasid Empire.

ve böylece bir zamanlar şanlı ve güçlü olan Abbasi İmparatorluğunu yıktılar.

Perhaps this report of yours will seem glorious in the eyes of men,

Belki de bu raporunuz erkeklerin gözünde görkemli görünecek,