Examples of using "Country" in a sentence and their turkish translations:
kaderini belirledi.
Sosyal gelenekler ülkeden ülkeye değişir.
Yeme alışkanlıkları ülkeden ülkeye değişir.
Sofra adabı ülkeden ülkeye farklılık gösterir.
Bu bizim ülkemiz.
Bu hoş bir ülke.
Tom, Amerikan folk müziğini sever.
Burası bizim ülkemiz.
dönüm noktasıydı.
her ülkeye.
Bu ülkeyi terk et.
Ne ülke ama!
Afrika bir ülke değildir.
Genelevi olmayan bir ülke, ülke değildir.
- Bu güzel bir ülkedir.
- Burası güzel bir ülkedir.
Avrupa bir ülke değil.
Çin büyük bir ülkedir.
- Nerelisin?
- Hangi ülkeden geliyorsun?
Çin büyük bir ülkedir.
Kimse ülkemi savunmuyor.
Brezilya büyük bir ülke.
- Nerelisin?
- Hangi ülkedensin?
Brezilya büyük bir ülke.
Çin büyük bir ülkedir.
Tom ülkesinin dünyadaki en büyük ülke olduğunu düşünüyor.
Ülke yolları yalnızdır,
ülkesini iyi yönetiyor,
savunmaları için ısrarla baskı yapıyordu.
engel koyduğu nedeniyle suçladı.)
... tekrardan yatırım yapabilmesi anlamına gelir
O güzel bir ülkedir.
Ülkeden ayrıldım.
Bu özgür bir ülke.
Ülkemi seviyorum.
Onlar ülkelerini savundular.
Cezayir benim ülkem.
Hiç kimse ülkemden söz etmedi.
Hiç kimse ülkemden söz etmiyor.
Kimse ülkemi bilmiyor.
Kimse ülkemi sevmez.
Hiç kimse ülkemi sevmez.
Kimse ülkemi hatırlamaz.
Hiç kimse benim ülkemi hatırlamadı.
Hiç kimse ülkemi desteklemez.
Kimse ülkemi desteklemedi.
Hiç kimse ülkemi övmedi.
Kimse ülkemden övgüyle söz etmedi.
Hiç kimse ülkeme hakaret etmedi.
Hiç kimse ülkeme hakaret etmez.
Hiç kimse ülkemi araştırmadı.
Hiç kimse ülkemi araştırmıyor.
Kimse ülkemi savunmadı.
Hiç kimse ülkemi unutmadı.
Hiç kimse ülkemi unutmaz.
Ülkemi kimse eleştirmedi.
Kimse ülkemi eleştirmiyor.
Hiç kimse ülkemden nefret etmez.
Hiç kimse benim ülkemden nefret etmedi.
Hiç kimse ülkeme güvenmez.
Hiç kimse ülkeme güvenmedi.
O, ülkesinden kaçtı.
- O, country müziğinden hoşlanır.
- O, Amerikan folk müziğinden hoşlanır.
- O, kantri müziğinden hoşlanır.
O country müzikten nefret eder.
Senin ülken inanılmaz!
Senin ülkeni seviyorum.
Mary, country müzikten hoşlanır.
O, memleketine ihanet etti.
Onlar ülkelerini terk ettiler.
Herkes ülkesini sever.
- O bir kantri şarkıcısı.
- O bir Amerikan folk müziği şarkıcısı.
- O bir country müziği şarkıcısı.
Tom Amerikan folk müziğini sever.
Hindistan benim memleketimdir.
Bu senin ülken.
Sen ülkene ihanet ettin.
Ne harika bir ülke!
Ülkemin bana ihtiyacı var.
Biz ülkemizi severiz.
Ülkemize hoş geldiniz!
Cebelitarık bir ülke mi?
Ben ülkemi temsil ettim.
Amerikan folk müziğini severim.
Bu ülkeyi kim yönetti.
Niue bir ülkedir.
Bu ülkenin ona ihtiyacı var.
Ben bir taşra çocuğuyum.
Bu büyük bir ülke.
Tom Amerikan folk müziğinden nefret ediyor.
Bu ülke daha iyisini hak ediyor.
- Tom ülkesine ihanet etti.
- Tom ülkesini sattı.