Translation of "Fraud" in Turkish

0.007 sec.

Examples of using "Fraud" in a sentence and their turkish translations:

Electoral fraud.

hapise gönderdi.

Paternity fraud; child custody;

babalık sahtekârlığı, çocuk velayeti

So fraud three papermaking

yani dolandırıcılık üç kağıtçılık

You're a big fraud.

Sen büyük bir düzenbazsın.

Tom is a fraud.

Tom bir sahtekâr.

Clearly, it's a fraud.

Açıkçası bu bir dolandırıcılık.

There will still be fraud

Yine sahtekârlık olacak

She is guilty of fraud.

O dolandırıcılıktan suçludur.

Tom is guilty of fraud.

Tom sahtekârlıktan suçlu.

The doctor was a fraud.

Doktor bir dolandırıcıydı.

Tom exposed Mary as a fraud.

Tom Mary'yi bir dolandırıcı olarak ortaya çıkardı.

- You're a fraud.
- You're a hypocrite.

Sen bir sahtekarsın.

- I'm a hypocrite.
- I'm a fraud.

Ben ikiyüzlüyüm.

The plan was a masterpiece of fraud.

Plan bir dolandırıcılık başyapıtıydı.

The banker went to jail for fraud.

Banker dolandırıcılık suçundan hapse girdi.

He's currently in prison for tax fraud.

O, vergi kaçakçılığı suçundan şu anda hapiste.

Tom was the victim of a 419 fraud.

Tom, 419 dolandırıcılığı kurbanıydı.

Tom is currently in prison for tax fraud.

Tom vergi kaçakçılığı nedeniyle şu anda hapiste.

Academic fraud is more common than you think.

Akademik sahtekarlık düşündüğünüzden daha yaygındır.

- Tom is a hypocrite.
- Tom is a fraud.

Tom bir ikiyüzlüdür.

Tom realized the food pyramid was a fraud.

Tom besin piramidinin aldatmaca olduğunu fark etti.

Academic fraud may be more common than you think.

Akademik sahtekarlık muhtemelen düşündüğünden daha yaygın olabilir.

The FBI had Layla under house arrest for fraud.

FBI, dolandırıcılık yüzünden Leyla'yı ev hapsinde tuttu.

- This imposter impersonated a doctor.
- This fraud impersonated a doctor.

Bu taklitçi bir doktoru taklit etti.

Academic fraud is probably more common than most people think.

Akademik dolandırıcılık, çoğu insanın düşündüğünden muhtemelen daha yaygındır.

Tom was widely accused in the Western media of election fraud.

Tom, Batı medyasında yaygın bir biçimde seçim hilesiyle suçlandı.

Recently there have been a lot of nasty incidents with fraud.

Son zamanlarda birçok hileli iğrenç olay oldu.

This is a study that looks at both detected and undetected fraud

Bu çalışma istatistiksel yöntemler kullanarak tespit edilmiş ve edilmemiş

A couple of years ago, this book was exposed as a fraud.

Birkaç yıl önce, bu kitap bir dolandırıcılık olarak ortaya çıkmıştır.

Many politicians were accused of corruption, voter fraud and theft of public money.

Birçok siyasetçi rüşvet, seçmen dolandırıcılığı ve kamu parasının çalınması ile suçlandı.

Yesterday Mary was sentenced to two years eight months in jail for investment fraud.

Dün Mary, yatırım dolandırıcılığı nedeniyle iki yıl sekiz ay hapis cezasına çarptırıldı.

fraud of what they called prostitution, and others saw in a version similar to the muta'a marriage

fuhuş dedikleri sahtekarlığı gördü ve diğerleri Şiiler için ortak

It has been said that a man at ten is an animal, at twenty a lunatic, at thirty a failure, at forty a fraud, and at fifty a criminal.

On yaşındaki bir erkeğin bir hayvan yirmi yaşındakinin bir çılgın, otuzundakinin bir başarısızlık, kırkdakinin bir dolandırıcı ve ellisindekinin bir suçlu olduğu söylenmektedir.