Translation of "Explained" in Turkish

Tom explained everything.

Tom her şeyi açıkladı.

I explained it.

Ben onu açıkladım.

He explained it.

O onu açıkladı.

She explained it.

O onu açıkladı.

Mary explained it.

Mary onu açıkladı.

We explained it.

Biz onu açıkladık.

They explained it.

Onlar onu açıkladı.

Tom explained it.

Tom onu açıkladı.

Sami explained everything.

Sami her şeyi açıkladı.

He explained everything.

O, her şeyi açıkladı.

He explained their livelihood

onların geçim sıkıntısını anlattı

Tom explained it again.

Tom onu tekrar açıkladı.

We explained the situation.

Biz durumu açıkladık.

Tom explained the situation.

Tom durumu açıkladı.

Nothing can be explained.

Hiçbir şey açıklanamaz.

I've already explained that.

Onu zaten açıkladım.

She explained the word.

Kelimeyi açıkladı.

I explained what happened.

Ne olduğunu açıkladım.

How is this explained?

Bu nasıl açıklanır?

Tom explained the decision.

Tom kararı açıkladı.

You explained that well.

Sen onu iyi açıkladın.

Tom explained what happened.

Tom ne olduğunu açıkladı.

Tom explained his problem.

Tom sorununu açıkladı.

You've already explained that.

Sen onu zaten açıkladın.

Tom explained the rules.

Tom kuralları açıkladı.

I explained my predicament.

Çıkmazımı açıkladım.

Tom explained his decision.

Tom kararını açıkladı.

You explained the lesson.

Dersi açıkladın.

Mary explained her problem.

Mary sorununu anlattı.

Sami explained the term.

Sami terimi açıkladı.

- I explained him the procedures.
- I explained the procedure to him.

Yöntemi ona açıkladım.

- I should've explained it better.
- I should have explained it better.

Onu daha iyi açıklamalıydım.

After Tom explained it in French, he explained it in English.

Tom onu Fransızca olarak açıkladıktan sonra İngilizce olarak açıkladı.

- I've already explained that to Tom.
- I've already explained it to Tom.

Onu Tom'a zaten açıkladım.

He explained that civility spread,

Nazikliğin yayıldığını,

He explained it at length.

Bunu uzunca açıkladı.

She explained it over again.

O, onu tekrar açıkladı.

Tom explained it to me.

- Tom bana onu söyledi.
- Tom onu bana söyledi.

I've explained that to Tom.

Tom'a onu açıkladım.

He explained it to me.

O, onu bana açıkladı.

You explained it, didn't you?

Onu açıkladın, değil mi?

He explained it in detail.

O, onu ayrıntılı olarak açıkladı.

Not everything can be explained.

- Her şey izah edilemez.
- Her şeyin izahı olmaz.
- Her şey açıklanamaz.

Tom explained that very well.

Tom onu çok iyi açıkladı.

I explained it to Tom.

Onu Tom'a açıkladım.

I explained him the procedures.

- Ona işlemleri açıkladım.
- Ona yordamları açıkladım.
- Ona prosedürleri açıkladım.

I've explained that to them.

Onu onlara açıkladım.

I've explained that to her.

Onu ona açıkladım.

I explained it to him.

Ben onu ona açıkladım.

Tom explained everything to Mary.

Tom her şeyi Mary'ye anlattı.

I explained it to her.

Ben onu ona açıkladım.

Tom explained the situation superbly.

Tom durumu muhteşem şekilde açıkladı.

You still haven't explained it.

Onu hâlâ açıklamadın.

Tom's death couldn't be explained.

Tom'un ölümü açıklanamadı.

Tom explained the situation well.

Tom durumu güzel açıkladı.

I've explained that to him.

Onu ona açıkladım.

Tom explained his reasons clearly.

Tom nedenlerini açıkça açıkladı.

I've already explained it twice.

Bunu daha önce iki kere açıkladım.

- Tom explained the situation to Mary.
- Tom has explained the situation to Mary.

Tom durumu Mary'ye açıkladı.

- Tom explained the problem to Mary.
- Tom has explained the problem to Mary.

Tom sorunu Mary'ye açıkladı.

- Tom explained the reasons for his decision.
- Tom explained what drove his decision.

Tom, kararının nedenlerini açıkladı.

- He explained the main purpose of the plan.
- He explained the plan's main objective.

O, planın temel amacını açıkladı.

- She explained her idea by means of pictures.
- She explained her ideas with images.

Düşüncelerini resimlerle açıkladı.

- Tom has already explained that to us.
- Tom has already explained this to us.

Tom zaten onu bize açıkladı.

Mayuko explained the rules in detail.

Mayuko kuralları ayrıntılı olarak açıkladı

I explained the process to him.

Ona süreci açıkladım.

He explained the matter to me.

O, meseleyi bana açıkladı.

He explained the matter in detail.

Konuyu detaylı olarak açıkladı.

I explained the rules to her.

Ona kuralları açıkladım.

I explained the procedures to him.

Prosedürleri ona açıkladım.

He explained the facts at length.

O gerçekleri ayrıntılı olarak açıkladı.

I explained the matter to him.

Meseleyi ona açıkladım.

She explained the matter to me.

O, meseleyi bana açıkladı.

She explained the rules in detail.

Kuralları detaylarıyla açıkladı.

Tom explained the joke to Mary.

Tom Mary'ye şakayı açıkladı.

We explained the situation to Tom.

Durumu Tom'a açıkladık.

He explained his plans in detail.

Planlarını ayrıntılı olarak açıkladı.

He explained the rules in detail.

- Kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.
- Kuralları ayrıntılı bir şekilde açıkladı.

He explained the rule to me.

O, kuralı bana açıkladı.

She explained her reasons to us.

Sebeplerini bize açıkladı.

For the reasons I just explained.

çıkıyor o uzayda.

I have explained that to him.

Ona onu açıkladım.

I've explained the problem to Tom.

Tom'a sorunu açıkladım.

I've explained the situation to Tom.

Tom'a durumu açıkladım.

Tom explained the matter in detail.

Tom ayrıntılı olarak konuyu açıkladı.

Tom explained how the accident happened.

Tom kazanın nasıl olduğunu açıkladı.

I explained the reason in detail.

Ben nedeni ayrıntılı olarak açıkladım.

Tom explained the rules in detail.

Tom kuralları ayrıntılı olarak açıkladı.

He explained everything to the police.

O, polise her şeyi açıkladı.

Tom explained the matter to Mary.

Tom meseleyi Mary'ye açıkladı.

Maybe I haven't explained it well.

Belki bunu iyi açıklamadım.

I explained what the matter was.

Durumun ne olduğunu açıkladım.

I explained what the problem was.

Sorunun ne olduğunu açıkladım.

Dan's death could not be explained.

Dan'in ölümü açıklanamadı.

Tom explained the rules to Mary.

Tom, Mary'ye kuralları açıkladı.