Examples of using "Dye" in a sentence and their turkish translations:
Saçımı boyamam.
Tom saçını boyuyor mu?
Saçını boyar mısın?
Tom saçını boyamak istiyor.
Saçımı boyamayı seviyorum.
Saçını boyarsın, değil mi?
Tom, Mary'nin saçını boyamasına yardım etti.
Niye insanlar saçlarını boyarlar?
Saçımı boyamak istiyorum.
Tom saçını boyamak istedi.
Mary saçlarını sarıya boyamayı tercih eder.
O, saçını kırmızıya boyamak istiyor.
Neden bir insan saçını pembeye boyar ki?
Tom saçını hangi renge boyadı?
Saçımı kırmızıya boyamak istiyorum.
Tom saçını boyamak istemiyor.
Saçımı boyamam gerekecek.
Arkadaşımın saçını sarıya boyamak istiyorum.
Arkadaşım saçını pembeye boyamak istiyor.
Erkek arkadaşım saçlarını mora boyatmak istiyor.
Sanırım Tom ve Mary saçlarını boyuyorlar.
- Tom saçını siyaha boyamak istediğini söyledi.
- Tom saçlarını siyaha boyamak istediğini söyledi.
Evde saçının rengini açabilirsin ve boyayabilirsin.
Saçını boyamak için ne renk istersin?
Saçını hangi renge boyayacaksın?
Saçımızı aynı renge boyayabileceğimizi düşündüm.
Tom Mary'yi saçını kırmızıya boyaması için ikna etmeye çalıştı.
Saçını boyadın mı?
Çini mürekkebi boya olarak kullanıldığı zaman ilginç bir yapı üretir.
Bir boya hastanın kol damarına enjekte edilebilir.
Yağmur yağmaya başladığında, Mary'nin saç boyası alnına aktı.
Saçlarımı Tom'unkiyle aynı renkte boyamak istiyorum.
Ecza dolabında bir şişe siyah saç boyası gördüm.
Tom keçisakalını Noel için kırmızı ve yeşile boyayabileceğini söylüyor.