Translation of "Dye" in Turkish

0.010 sec.

Examples of using "Dye" in a sentence and their turkish translations:

I don't dye my hair.

Saçımı boyamam.

Does Tom dye his hair?

Tom saçını boyuyor mu?

Do you dye your hair?

Saçını boyar mısın?

Tom wants to dye his hair.

Tom saçını boyamak istiyor.

I like to dye my hair.

Saçımı boyamayı seviyorum.

You dye your hair, don't you?

Saçını boyarsın, değil mi?

Tom helped Mary dye her hair.

Tom, Mary'nin saçını boyamasına yardım etti.

Why do people dye their hair?

Niye insanlar saçlarını boyarlar?

I want to dye my hair.

Saçımı boyamak istiyorum.

Tom wanted to dye his hair.

Tom saçını boyamak istedi.

Mary prefers to dye her hair blonde.

Mary saçlarını sarıya boyamayı tercih eder.

She wants to dye her hair red.

O, saçını kırmızıya boyamak istiyor.

Why would anyone dye their hair pink?

Neden bir insan saçını pembeye boyar ki?

What color did Tom dye his hair?

Tom saçını hangi renge boyadı?

I want to dye my hair red.

Saçımı kırmızıya boyamak istiyorum.

Tom doesn't want to dye his hair.

Tom saçını boyamak istemiyor.

I'm going to have to dye my hair.

Saçımı boyamam gerekecek.

I want to dye my friend's hair blonde.

Arkadaşımın saçını sarıya boyamak istiyorum.

My friend wants to dye her hair pink.

Arkadaşım saçını pembeye boyamak istiyor.

My boyfriend wants to dye his hair purple.

Erkek arkadaşım saçlarını mora boyatmak istiyor.

I think Tom and Mary dye their hair.

Sanırım Tom ve Mary saçlarını boyuyorlar.

- Tom said he wanted to dye his hair black.
- Tom said that he wanted to dye his hair black.

- Tom saçını siyaha boyamak istediğini söyledi.
- Tom saçlarını siyaha boyamak istediğini söyledi.

You can bleach and dye your hair at home.

Evde saçının rengini açabilirsin ve boyayabilirsin.

What color do you want to dye your hair?

Saçını boyamak için ne renk istersin?

What color are you going to dye your hair?

Saçını hangi renge boyayacaksın?

- I thought we could dye our hair the same color.
- I thought that we could dye our hair the same color.

Saçımızı aynı renge boyayabileceğimizi düşündüm.

Tom tried to convince Mary to dye her hair red.

Tom Mary'yi saçını kırmızıya boyaması için ikna etmeye çalıştı.

- Have you dyed your hair?
- Did you dye your hair?

Saçını boyadın mı?

India ink produces an interesting pattern when used as a dye.

Çini mürekkebi boya olarak kullanıldığı zaman ilginç bir yapı üretir.

A dye was injected into a vein of the patient's arm.

Bir boya hastanın kol damarına enjekte edilebilir.

When it started raining, Mary's hair dye ran down her forehead.

Yağmur yağmaya başladığında, Mary'nin saç boyası alnına aktı.

I want to dye my hair the same color as Tom's.

Saçlarımı Tom'unkiyle aynı renkte boyamak istiyorum.

I saw a bottle of black hair dye in the medicine cabinet.

Ecza dolabında bir şişe siyah saç boyası gördüm.

Tom says he might dye his goatee red and green for Christmas.

Tom keçisakalını Noel için kırmızı ve yeşile boyayabileceğini söylüyor.