Examples of using "Dangers" in a sentence and their turkish translations:
Tehlikeler açık.
Tehlikeler olabilir.
Tehlikeleri biliyoruz.
Hiçbir görünür tehlike yoktu.
Hangi tehlikelerle karşı karşıyayız.
Hayat tehlikelerle doludur.
Tehlikeler bir maceraya zevk verir.
Öncüler birçok tehlike ile karşılaştılar.
Tehlikeler için tetikte olmalıyız.
Birçok tehlikelere maruz kaldı.
Tehlikelerin farkındayım.
çünkü kötümserlikte ayrım gözetmeyen tehlikeler var.
Onun güzelliği onu birçok tehlikeye maruz bıraktı.
Olası tehlikelere karşı uyanık olmalısın.
Bob savaş sırasında pek çok tehlike geçirdi.
O tehlikelerin farkında olmalı.
Doktor onu sigara içmenin tehlikeleri hakkında uyardı.
Hem erkekleri hem de kadınları tehdit eden tehlikeler vardır.
Bu tehlikelere rağmen dağcılık çok popülerdir.
İnternetin tehlikelerinden nasıl kaçınabilirsin?
korku ve öfkeyle bölünmüş olan bir millet için tehlikedir.
Sigara içmekle ilgili tehlikeler hakkında onu ikna etmede güçlük çektim.
Biz sigara içmenin tehlikeleri hakkında bizim çocuklara öğretmemiz gerekiyor.
Fakat yüksek gelgit, kıyıya daha büyük tehlikeler çekmiş durumda.
Pasif içiciliğin tehlikelerinin daha çok farkına varıyoruz
bağımlılık tehlikesi yarattığı konusunda çok iyi eğitilmesi gerekiyor.
Peki ya daha çok insan bu tehlikeye dikkat etseydi?
Bu şeyler biraz ürkütücü olabilir ve kesinlikle tehlikeli
Biz kötü tehlikelerin bittiğini keşfettiğimizde çok rahatladık.
Her geçen gün daha fazla insan sigaranın zararlarının farkına varıyor.
İnsan ilişkilerinde en büyük tehlikelerden biri bencillik.
Patlamaları hep sevmişimdir. Ama barutun tehlikesi de yok değil.
Sadece çölün sıcaklığıyla ya da arazinin tehlikeleriyle de değil,
Tom yabancılardan kaynaklanan tehlikeler hakkında her zaman Mary'ye söylenir, ancak Mary Tom'dan herkesten daha çok korkuyor.