Translation of "Courtyard" in Turkish

0.005 sec.

Examples of using "Courtyard" in a sentence and their turkish translations:

The windows of my bedroom face the courtyard.

- Yatak odamın pencereleri avluya bakar.
- Yatak odamın pencereleri iç bahçeye bakar.

"Have you already started building the courtyard?" "Yeah, it's looking great!"

"Avluyu inşa etmeye başladın mı?" "Evet, harika görünüyor."

There's a big marble fountain in the courtyard of that mosque.

Bu caminin avlusunda mermerden yapılma büyük bir şadırvan var.

Our client wants to build a house with an internal courtyard in order to avoid unwelcome gazes from the outside.

Müşterimiz dışarıdan istenmeyen bakışları önlemek amacıyla iç avlusu olan bir ev inşa etmek istiyor.

On the outside this building is not remarkable, but if you look inside there is a courtyard with a very beautiful garden.

Bu bina dışarıdan dikkat çekici değildir ama içine bakarsanız çok güzel bahçeli bir iç avlu vardır.