Translation of "Correcting" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Correcting" in a sentence and their turkish translations:

Stop correcting me.

Beni doğrulamayı bırak.

- I am correcting my mistakes.
- I'm correcting my mistakes.

Ben hatalarımı düzeltiyorum.

We are correcting spelling mistakes.

Biz yazım hatalarını düzeltiyoruz.

Tom is correcting exam papers.

Tom sınav kağıtlarını düzeltiyor.

Thanks for correcting my mistakes.

Hatalarımı düzelttiğiniz için teşekkürler.

He is busy correcting test papers.

Test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.

Thank you for correcting this mistake.

Bu hatayı düzelttiğiniz için teşekkür ederim.

Thank you for correcting my text.

Metnimi düzelttiğin için teşekkürler.

Why are you correcting this text?

Bu metni neden düzeltiyorsunuz?

Correcting is sometimes harder than writing.

Düzeltme yapmak bazen yazmaktan daha zordur.

She has finished correcting the exercises.

Alıştırmaları düzeltmeyi tamamladı.

Tom is busy correcting test papers.

Tom test kağıtlarını düzeltmekle meşgul.

I really appreciate you correcting my mistakes.

Hatalarımı düzelttiğiniz için gerçekten minnettarım.

- I assume you're working on correcting the mistakes.
- I assume that you're working on correcting the mistakes.

Sanırım hataları düzeltmek için çalışıyorsun.

The first step to correcting a mistake is patience.

Bir hatayı düzeltmenin ilk adımı sabırdır.

I don't want you to quit correcting my mistakes.

Yanlışlarımı düzeltmekten vazgeçmeni istemiyorum.

Shishir has been correcting a lot of sentences lately.

Shishir son zamanlarda bir sürü cümle düzeltmektedir.

But there is no magic wand for correcting diversity and inclusion.

Ancak çeşitliliği ve katılımı düzeltebilen sihirli bir değnek yok.

Teachers must be tired of correcting the same mistakes over and over again in their students' papers.

Öğretmenler öğrencilerinin kağıtlarındaki aynı hataları tekrar tekrar düzeltmekten yorgun olmalılar.

It was already 2:30 AM, but Maria was still sitting at her desk and correcting homework.

Saat çoktan 2.30 oldu ama Maria hala masasında oturup ödev düzeltiyordu.