Examples of using "Cantonese" in a sentence and their turkish translations:
Güney Çin dili öğreniyorum.
Senin Kantoncanı anlıyorum.
Tom kusursuz Kantonca konuşur.
Tom, Kantonca öğreniyor.
Tom kusursuz bir Kantonca konuşur.
Kanton ve Mandarin arasında ne fark var?
Kanton lehçesi konuşabilmeyi istiyorum.
Kantonca, Yue grubunun prestij lehçesidir.
Urduca ve Pencapça onun ana dilleridir ama o, Tamilce, Peştuca ve Kantonca dahil birkaç diğer dili de çok iyi konuşur.
Hong Kong'da olmazsa olmaz denebilecek iki sıvı gıda vardır: Kanton çorbası ve congee. İlginçtir ki çorba olan ne kadar bol malzemeli ve koyu kıvamlı olsa da hep "içilir", congee ise ne kadar hafif kıvamlı olursa olsun hep "yenir".