Examples of using "Speak" in a sentence and their turkish translations:
- Açıkça konuşun.
- Açık konuş.
Danış!
- Söyle.
- Konuş!
- Konuşun!
- Lütfen daha yavaş konuşun.
- Daha yavaş konuşun lütfen.
- Lütfen daha yavaş konuş.
Daha yavaş konuşun.
- Lütfen daha yavaş konuşun.
- Lütfen daha yavaş konuşun!
Daha yavaş konuşun!
Yüksek sesle konuş, lütfen.
Konuşabilirsin.
Lütfen daha yüksek sesle konuş.
İngilizce konuşalım.
Yüksek sesle konuş!
Konuş!
İtalyanca konuş!
- Sen konuşursun.
- Sen konuşuyorsun.
- Konuşma.
- Konuşmayın.
- Konuşmayınız.
- Açıkça söyle!
- Konuşun!
Tom konuşacak.
Açık konuş.
Sessiz biçimde konuş.
Yavaş konuş!
Sesini alçalt.
Lütfen konuş.
Hızlı konuşun.
Yavaş konuş.
Daha yavaş konuş.
Yüksek sesle konuş.
Berberîce konuş.
Berberîce konuş!
Fransızca konuş.
Yüksek sesle konuş!
- Macarca konuş!
- Macarca konuşun!
Önce sen konuş, ben daha sonra konuşacağım.
Lütfen daha yavaş konuşun.
Tom konuşacak.
Almanca konuşabilirsiniz.
Daha yavaş konuşun.
Ben Almanca konuşamam.
Türkçe konuşamıyorum.
Japonca konuşmuyorum.
Daha yavaş konuşun lütfen!
O, İngilizce konuşur mu?
İyi Japonca konuşurum.
Almanca konuşamam.
Almanca konuşuyor musun?
Onlar İspanyolca konuşurlar.
Japonca konuşamam.
Lütfen daha yavaş konuşun.
Sesini alçalt.
- Fransızca konuşur musun?
- Fransızca konuşur musunuz?
Lütfen daha yavaş konuş.
Almanca konuşmuyorum.
Sen akıcı bir şekilde İngilizce konuşursun.
Ben Bengalce konuşmuyorum.
Rusça biliyor musunuz?
Alessia İngilizce konuşamaz.
Ben Japonca konuşabilirim ve sadece Japonca konuşurum.
Sadece İtalyanca konuşuyorum.
İngilizce konuşabilir misin?
Japonca konuşamam.
Ben nadiren Fransızca konuşuyorum.
Fransızca'yı İngilizce'den daha iyi konuşuyorum.
O, İngilizce konuşabilir mi?
Çince konuşur musun?
Kürtçe konuşuyorum.
Tom Fransızca biliyor mu?
İngilizce konuşabilir misin?
Aklından geçeni söyle.
Daha yüksek sesle konuşun lütfen.
Konuştun mu?
İngilizce konuşalım.
İngilizce konuşurum.
Biz Japonca konuşuruz.
İspanyolca konuşurum.
Lütfen yavaş konuşun.
Japonca konuşurum.
Korece konuşuyorum.
Rusça konuşuyorum.
Konuşmalıyız.
Onlar konuşmadı.
Yavaş konuşun, lütfen.
İnterlingua konuşuyorum.
Onlar hızlı bir şekilde konuşuyorlar.
Fransızca konuşalım.
Fransızca konuşuyorum.
Lütfen açıkça konuş.
Sen İngilizce konuş.
Konuşamadım.
Hızlı bir şekilde konuşuyoruz.