Examples of using "Dialect" in a sentence and their turkish translations:
Yerli lehçeniz nedir?
Bu hangi lehçe?
O hangi lehçe?
Ben İtalyan lehçemi seviyorum.
Bu bölgesel bir lehçe.
Hangi lehçeyi konuşuyorsun?
Kabiliyeliler bir Berberi lehçesi konuşur.
Onlar Güney Lehçesi ile konuşuyorlardı.
Hala Okinawa lehçesini öğreniyor musun?
- Teochew dili, Min Nan'ın bir şivesidir.
- Teochew dili, Min Nan'ın bir diyalektidir.
Osaka lehçesini anlamak zordur.
Bu İskoç lehçesiyle yazılmış bir şiirdir.
Çince on büyük lehçe grubuna ayrılır.
Kantonca, Yue grubunun prestij lehçesidir.
Kabiliyece Cezayir'de en çok konuşulan Berberi lehçesidir.
Lehçesinden dolayı, Tom her zaman John'la alay eder.
Ben sana Zhenjiang lehçesini konuşabilip konuşamadığını sordum mu?
Bazı yaşlı insanlar sadece yerel ağızla konuşur.
- Onunla aksanından dolayı hep dalga geçer.
- Onunla şivesi yüzünden hep alay ediyor.
Kabiliyece Kuzey Afrika'da en çok konuşulan ikinci Berberi lehçesidir.
Kabiliyece Cezayir'in kuzeydoğusundaki dağlık Kabiliye bölgesinde konuşulan bir Berberi lehçesidir.
Kendi dilinden başka bir dilde cümleler eklemekten kaçınmalısın, çünkü ana dilinde ya da lehçende yazmadıkça birçok hata yapmaya eğilimlisin.