Examples of using "Bullet" in a sentence and their turkish translations:
Sık dişini.
Madde işaretleri kullanın.
Sıkıntıya katlanacağım.
Ucuz atlattık.
Bir mermiyi daha atlattık.
Sihirli mermi yoktur.
Doktorlar kurşunu çıkardılar.
Sihirli bir değnek yok.
Kurşun, Sami'yi sıyırdı.
Sihirli bir çözüm yok.
Ortada sihirli bir değnek yok,
Bir mermi miğferi deldi.
- Mucize çözüm yoktur.
- Mucize tedavi yoktur.
O bir kurşun deliği mi?
- Sadece bir mermi kaldı.
- Sadece bir fişek kaldı.
Kurşun onun kolunu deldi.
Sen bir mermiyi kovalayamazsın.
Kurşun duvarı deldi.
Mermi hedefini buldu.
Restorasyon sihirli bir çözüm değil.
O, bir kurşun tarafından yaralandı.
Az önce,kurşun onun yanağını sıyırarak geçti.
Mermi dizin üzerine girdi.
Hiç kurşun delikleri görmüyorum.
Tabanca mermisi, bacağını delip geçti.
- Tom acıya göğüs germek zorunda kaldı.
- Tom katlanmak zorunda kaldı.
Kurşun onun göğsüne saplandı.
Mermi onun miğferini sıyırdı.
- O merminin hedefi bendim.
- O kurşun bana sıkılmıştı.
Kurşun atardamarı kesti.
Tom bir kurşunla yaralandı.
Leyla, Sami için kurşununun önüne atladı.
Tek kurşunla öldürüldü.
Hiçbir yerde herhangi bir kurşun deliği görmüyorum.
Tom, kurşun geçirmez yeleğini çıkardı.
Ön camda kurşun delikleri vardı.
Tom'un arabası kurşun delikleriyle delik deşik edildi.
Duvar mermilerden delik deşik olmuştu.
Tom son kurşunu kendisi için sakladı.
Doktorlar, kurşunu çıkarmaya korkuyorlardı.
Tom serseri bir kurşun tarafından öldürüldü.
Ön camda bir kurşun deliği vardı.
Sanki bir kurşunla yaralanmış gibi düştü.
Göğsünde üç kurşun yarası vardı.
Bu kovanın içinde bir kurşun deliği var.
Vampir bir gümüş kurşunla vuruldu.
Yeni tür bir mermi icat edilmişti.
Sami kurşunu Leyla'nın kolundan çıkardı.
- Hiç ateşli silahla yaralandınız mı?
- Hiç kurşun yarası aldınız mı?
Umarım serseri bir kurşunla vurulursun.
Tom boyundaki bir kurşunla yaralandı.
Bir mermi ona vurduğunda ağaç dalı kırıldı.
Zeke Choi'nin omurgası bir suikastçının kurşunuyla paramparça edildi.
Onlar kurşunu olduğu yerde bırakmaya karar verdiler.
Tom duvardaki kurşun deliklerini fark etmedi.
Bir mermi aynı kuşu iki defa öldüremez.
Kurşun, onun göğsüne girdi, onu kritik durumda bıraktı.
Bir doktor, onun sırtındaki mermiyi çıkarmaya çalıştı.
Jackson doktorun derhal kesip mermiyi çıkarmasını istedi.
Tom sadece güvenli olması için bir kurşun geçirmez yelek giydi.
Bu, doktorun Tom'dan çıkardığı mermi.
Yerde kalın yoksa bir serseri kurşunla vurulabilirsiniz.
Bir doktor, başkanın kafasındaki kurşunu çıkarmaya çalıştı.
Tom kurşungeçirmez bir yelek giymişti bu yüzden kurşun onu öldürmedi.
Dikkat edin, mermi taştan sekip size gelebilir.
Bir barış adamı olan Martin Luther King Jr, bir suikastçinin mermisiyle öldürüldü.
Sonunda Tom kabullenmek zorunda kaldı ve yaptığı eylemlerin sorumluluğunu almak zorunda kaldı.
Biz bir mermi tarafından vurulabileceğimizden korkuyorduk, bu yüzden aşağıya koştuk.
Başkan Lincoln kulağının tam sol arkasından kafasına sıkılan bir kurşunla bir suikast sonucu öldürüldü.
Beni bir daha ziyaret etmek istersen, kurşun geçirmez yelek giymeni öneririm.
O onu temizlerken silah patladı ve mermi neredeyse eşini vuruyordu.
Geçen yıl tuvaletin içinde bir maganda kurşunu ateşleyen bir güvenlik görevlisi ile bir olay vardı.
Tom ceketini çıkardı, kurşun geçirmez yelek giydi ve sonra ceketini geri giydi.
Polis Tom'u alınının ortasındaki bir kurşun deliğiyle yerde yatarken buldu.
Tom diğer polis memurları gibi bir kurşun geçirmez yelek giyseydi muhtemelen ölmezdi.
Tom diğer polis memurları gibi kurşun geçirmez yelek giyseydi muhtemelen öldürülmezdi.
Uzay tozu çok tehlikeli gelmeyebilir ama minik bir nesne bile bir mermiden birkaç kez daha hızlı hareket ettiğinde yaralanmaya neden olabilir.