Translation of "Breakdown" in Turkish

0.004 sec.

Examples of using "Breakdown" in a sentence and their turkish translations:

- She had a nervous breakdown.
- He had a nervous breakdown.

O sinir krizi geçirdi.

I had a breakdown.

Bir arızam vardı.

She caused the breakdown.

O arızaya sahip oldu.

Single status or relationship breakdown,

parasal zorluklar veya işsizlik gibi

He drives a breakdown lorry.

O bir kurtarıcı sürüyor.

I had a mental breakdown.

Ruhsal sinir bozuntum vardı.

Are you having a breakdown?

Bir arıza mı yaşıyorsunuz?

She had a nervous breakdown.

O sinir krizi geçirdi.

Tom had a nervous breakdown.

Tom sinir krizi geçirdi.

Tom had a mental breakdown.

Tom'un sinirsel çöküntüsü vardı.

Sami was having a breakdown.

Sami bir çöküş yaşıyordu.

He suffered a nervous breakdown.

O bir sinir krizi geçirdi.

I almost had a nervous breakdown.

Neredeyse sinir krizi geçirdim.

- Tom had a nervous breakdown.
- Tom has had a nervous breakdown.
- Tom threw a tantrum.

Tom sinir krizi geçirdi.

And it can lead to relationship breakdown.

ve ilişkilerin bozulmasına yol açabilir.

Did your sister have a nervous breakdown?

Kız kardeşin sinir krizi mi geçirdi?

A breakdown in the negotiations will mean war.

Müzakerelerde bir bozulma savaş anlamına gelecektir.

She is on the verge of a nervous breakdown.

O bir sinir krizinin eşiğinde.

We are late because our car had a breakdown.

Arabamızda bir arıza olduğu için geç kaldık.

As finals approached, I nearly had a nervous breakdown.

Finaller yaklaşırken neredeyse sinir krizi geçirecektim.

I think you're partly to blame for the negotiation breakdown.

Sanırım görüşmenin bozulması için kısmen suçlanacaksın.

If Jane does not rest more, she may have a nervous breakdown.

Eğer Jane daha fazla dinlenmezse, O bir sinir krizi geçirebilir.

In 1679, Newton's work came to standstill after he suffered a nervous breakdown.

1679'da, o bir sinir krizi geçirdikten sonra Newton'un işi durma noktasına geldi.

Kaneko was so stressed out at her new job that she had a nervous breakdown.

Kaneko yeni işinde o kadar stresliydi ki sinir krizi geçirdi.