Examples of using "Status" in a sentence and their turkish translations:
Sizin mevkiniz nedir?
Statümüz nedir?
- Tom'un statüsü nedir?
- Tom'un durumu ne?
Medeni durumun nedir?
O, medenî durumunu inkâr etti.
ve göçmenlik statünüzü kaybetmeniz de.
Statün nedir, Tom?
Onun mali durumu nedir?
Sami, Facebook statüsünü evli olarak değiştirdi.
parasal zorluklar veya işsizlik gibi
Vatandaşlık durumunuz nedir?
Bir durum raporu istiyorum.
Tom mülteci statüsü için başvuruda bulundu.
Bu, ayrıca sürer durumdu.
Pahalı bir araba bir statü sembolüdür.
Evlilik ya da boşanma medenî hâli değiştirir.
çünkü mevcut durumun kalmasını istiyorlar.
Onun şirketteki statüsünü biliyor musun?
bastırmak ve muhalifleri dışlamak için kullandılar.
Durumu kontrol etmek için pazartesi sabahı beni arayın.
Onlar geliştirmek değil, statükoyu korumaya çalışıyorlar.
Sosyoekonomik düzeyiniz, ırkınız, çocuklarınızı ne kadar iyi yetiştirdiğiniz
Onu sorgulayabiliriz, ve statükoya meydan okuyabiliriz.
statükonuzu alt edecek yöntem ve teknikler geliştirmenizi de engeller.
Bazı kreoller resmi bir statü elde ederler, örn.Malezya'daki gibi.
Bugün, gergedan boynuzu zenginlerin statü sembolü olarak görülüyor.
Eğitimin amacı servet veya statü değil ama kişisel gelişim.
Lütfen hemen bana durumun ne olduğunu bildirir misin?
Birisi LGBT kişileri mağdur ederse, kendi LGBT statüsü eylemlerini haklı göstermez.
Zamanla şövalye gibi üst bir sınıftan olmayan herkesi kapsadı
Borsanın durumunun farkında mısınız bilmiyorum
Bu günlerde, bir saat sadece zaman göstermez ama aynı zamanda kişinin sosyal statüsünü de gösterir.
Kendinizi sadece hareket etmeyi değil aynı zamanda düşünmeyi mümkün kılan bir statüye sokun.
Doktor Tom'a beynindeki tümörün kemoterapiye nasıl yanıt verdiğine dair bir durum güncellemesi verdi.
Ocak 2011 itibarıyla Jüpiter'in 50 tane adlandırılmış uydusu vardır. 13 tane daha keşfedildi ama resmi statü veya isim verilmemiştir.
İşverenler ırkları, dinleri, etnik kökenleri, deri renkleri, cinsiyetleri, yaşları, medeni durumları, engellilikleri ya da cinsel yönelimleri nedeniyle işçileri işe almayı reddemezler.
Bütün doğal diller eşit derecede -fakat farklı şekillerde- karmaşıktır. Malayca dil bilgisi basittir, fakat görünüşte birbirine eşdeğer birçok kelime arasında kişinin tercihi, kendisinin ve dinleyicinin sosyal statüsünden etkilenir.