Examples of using "Bores" in a sentence and their turkish translations:
O beni sıkıyor.
- Okul beni sıkıyor.
- Okul beni bunaltıyor.
Tom canımı sıkıyor.
O herkesi sıkıyor.
O beni sıkıyor.
Mary canımı sıkıyor.
Müzik beni sıkıyor.
- Bu roman beni sıkıyor.
- Bu roman bana sıkıcı geliyor.
Bunu yapmak beni sıkıyor.
Jack gezisi hakkındaki hikayeleri ile beni sıkıyor.
Her şeyden sıkılmış bir profesör bütün öğrencilerini sıkar.
Bazen Paris beni sıkıyor, ama sık sık ... Brüksel beni sıkıyor. Böylece ikisi arasında yaşıyorum.
Bazen Paris beni tüketir fakat sık sık Brüksel beni sıkıyor. Bu nedenle, ben ikisi arasında yaşıyorum.