Examples of using "Basement" in a sentence and their turkish translations:
Tom bodrumda.
Bu bodrum büyük.
Bodrumda kim var?
O, bodrumda.
Ben bodrumdayım.
Tom bodrumda.
Tom bodruma doğru yürüdü.
- Tom bodruma indi.
- Tom bodrum katına indi.
- Tom zemin kata indi.
Tom, ben bodrumdayım.
Bodrum kapısı bozuktu.
Bu bodrum iyice araştırıldı mı?
Bodrumda olacağız.
Bodrumda biri var.
Bodrum zifiri karanlıktı.
Bodrumdaydı.
Tom'un bir bodrumu yok.
Bodrum karanlık.
Bodrum katında saklandım.
Bodrumu kontrol edeceğim.
- Fadıl bodruma gitti.
- Fadıl zemin kata gitti.
- Leyla bodrumdaydı.
- Leyla bodrum katındaydı.
Tom bodrumda saklandı.
Tom bodrumda değildi.
Benim bodrumum yok.
- Sami bodrumdaydı.
- Sami zemin kattaydı.
Sami bodrumda uyudu.
artık pek de sormuyorum.
Tom bodrumda ne yapıyor?
Bodrum farelerle dolu.
O, bodrum katında muhtemelen daha güvenli.
Bodrumumuza yeniden şekil vermeyi henüz bitirdik.
Burada bodrumda kalalım.
Sizin evin bir bodrumu var mı?
- Bodrumunuzda saklanabilir miyiz?
- Sizin bodrumda gizlenebilir miyiz?
Tom bodrum katında yaşamıyor.
Bodrumda zifiri karanlık var.
Tom bodruma indi.
Bodrumda bir ceset var.
Fadıl'ın cesedi bodrumda çürüdü.
Fadıl bodruma indi.
Leyla bodrumda kaldı.
Tom bodrumda.
Sanırım bodrumda biri var.
Tom bodrumda sıkışıp kaldı.
Tom bodrumda saklanıyor.
Tom'un evinin bodrumu var mı?
Çamaşırhane bodrumdadır.
Biz bodrumumuzu sadece depolama için kullanırız.
Bodrumda bir derin dondurucumuz var.
Tom'un bodrumunda bir atölyesi var.
Tom Mary'yi bodruma kadar izledi.
Tom'un bodrum katında bir bilardo masası var.
Bodrumumuzda bulduğuma bak.
Bodrumu görmeme gerek yok.
Seni bodruma ne gönderdi?
Iy! Amcamın bodrumu kokarca gibi kokuyor!
Dan, Linda'nın bisikletini bodrumda buldu.
Bodrumda bir aile odası var.
Bodrum, çirkin, karanlık ve pis kokulu.
Bu kutuyu bodruma götür.
Fadıl bodrumda çöp torbaları buldu.
- Bodrum katında bir ceset vardı.
- Zemin katta bir ceset vardı.
Tom parayı bodrumunda sakladı.
Tom bodrumda saklanıyor.
Tom bodrumda, değil mi?
Bodrumda ne yapıyorsun?
ve aşağıda bodrumda uyuyan bir grup daha vardı.
Soyguncu çifti bodrumda kilitledi.
Tom merdivenlerden aşağı, bodruma koştu.
Tom'un bodrumunda bir şarap mahzeni var.
Asansörle zemin kata indik.
Tom bizim bodrumumuzda üç gün saklandı.
Bodrum duvarında bazı çatlaklar var.
Tom'un ebeveynlerinin bodrum katında bir barı var.
Dan Bodrumda uyuyabileceğini söyledi.
Tom bodrum katında iki ceset keşfetti.
Tom'un bodrumunda eski bir radyosu var.
Tom üç gün boyunca bodrumda saklandı.
Leyla, oğlu Sami'yi bodruma kilitledi.
Sami'nin bodrumu aslında bir işkence odasıydı.
Sami, Leyla'nın bodrum kata taşınmasına izin verdi.
Bizim bodrumda hava bir piyano için çok nemli.
Tom'un bodrumunda yaşamayı nasıl bitirdin?
Tom'un bodrum katında ne bulmayı bekliyorsun?
Bodrumda da bir elektrik lambası var.
O, bodrumda büyük bir çöp tenekesi buldu.
Onlar bodrumdan tavan arasına kadar her şeyi temizledi.
Fadıl bodrumdan gelen çok büyük bir ses duydu.
Tom bodrumdan gelen garip bir ses duydu.
Tom bütün sabah aşağıda bodrum katındaydı.
Tom, bodrumda saklandığımı biliyordu.
Tom birkaç dakika önce bodrumdaydı.
Tom'un bodrumunda birlikte maç izleyeceğiz.