Examples of using "Ample" in a sentence and their turkish translations:
Sami'nin Leyla'yı öldürmek için bol zaman ve bol fırsatı vardı.
Bol miktarda yiyeceğimiz var.
Onun fazla deneyimi var.
Çatı katında geniş bir oda var.
Trenimizi yakalamak için bol zamanımız var.
Bu ürün için geniş bir pazar var.
Niçin bol zaman olduğunu söylemeyi sürdürüyorsun?
On milyon yen proje için yeterli olacaktır.
Başka bir araba için fazlasıyla yer var.