Examples of using "Acquainted" in a sentence and their turkish translations:
Hadi tanışalım.
Tom ile tanıştım.
Birazdan tanışırsınız.
Onu tanıyorum.
Niçin tanışmıyoruz.
Tom'u tanımıyorum.
Tom'u iyi tanıyorum.
- O duruma zaten aşinayım.
- O duruma zaten alışığım.
- Konuya gayet aşinayım.
- Konuyu gayet iyi biliyorum.
- Birbirimizle tanışmadık.
- Birbirimizi tanımıyoruz.
Sanırım Tom, Mary'yi tanıyor.
Tom'un Mary'yi tanıdığına inanıyorum.
Sıradan işlerle tanıştılar.
Aktör ile tanıştı.
- Yazarı tanıyorum.
- Müellifi tanıyorum.
O, belediye başkanı ile tanışıktır.
Biz onun ailesini tanırız.
O, geleneği bilir.
İkinizi tanıştıracağım.
Birbirimizle tanışmadık.
Adamla tanıştın mı?
Babanı tanıyorum.
Ben onu iyi tanıyorum.
O, antik tarihi iyi bilir.
Kasabadaki herkesle tanışmıştı.
O, burada birçok kişiyi tanır.
İkinizin tanışık olmasına inanmıyorum.
Dün gece onunla tanıştım.
Baş yönetici ile tanıştım.
Onunla geçen yıl tanıştım.
Konuyu gayet iyi biliyorum.
Onunla Fransa'da tanıştım.
Onunla Fransa'da tanıştım.
Ben dün sizin babanızla tanıştım.
Ben dün sizin babanızla tanıştım.
Onunla iki hafta önce tanıştım.
Tom, Mary'yi tanıyor.
Sami katiliyle tanışık gibi görünüyordu.
Tom ve Mike ortak arkadaşları sayesinde arkadaş oldular.
O, Japonya tarihine iyice aşina oldu.
O, İngiltere tarihi ile iyi tanınmıştır.
Otobüste bir kadınla tanıştım.
Eşimle bir partide tanıştım.
Komite başkanı'nı tanıyorum.
Görünüşe göre o, Japonya tarihini çok iyi biliyor.
O, Fransa'nın modern tarihini bilir.
O kulübün başkanıyla tanışığım.
Kuzenimle tanışmanı istiyorum.
Bu tarzda bir motivasyona aşinayım.
Onunla tanışmış olmak büyük bir onur.
- Ben onu iyi tanıyorum.
- Ben onu iyi tanırım.
Kendi ülkenin tarihi ile tanışık olmalısın.
O benim karımın tanıdığı.
Yirmi yıldan daha fazla bir süredir onunla tanışıyoruz.
Mary ve ben uzun yıllar boyunca birbirimizi tanıyoruz.
Yirmi yıldan daha fazla bir süredir belediye başkanıyla tanışıyoruz..
Onunla geçen yıl tanıştım.
Bay Smith ve ben uzun süredir birbirimizi tanıyoruz.
Fransız edebiyatına aşinadır.
Bu üniversiteye girinceye kadar onunla tanışmadım.
Tom geçen yıl Mary ile Tatoeba'da tanıştı ve şimdi onlar birlikteler.
Kesinlikle Mary ile tanışmak istiyorum. Onun çok sempatik olduğunu düşünüyorum.
Sn ve Tom ilk kez nasıl tanıştınız?
Onunla nasıl tanıştın?
Sen ve Tom nasıl tanıştınız?
Hayır, onu tanımıyorum. Tabii ki, ben onun kim olduğunu biliyorum, ama ben şahsen onunla tanışmış değilim.
Onu nasıl tanıdın?
Ben onunla üç yıl önce tanıştım.
Siz ikiniz nasıl tanıştınız?
Brezilya'daki üniversitede çok hoş polonyalı hanımlarla karşılaştım ve burada çok sempatik ve polonyaca konuşan insanlarla da karşılaştım.
Onun hakkında nasıl öğrendiniz?
Onu nasıl tanıdın?
Kuşkusuz bu dünyada her erkeğin ve kadının evlenmek için huyu huyuna, suyu suyuna tamamen denk birisi mutlaka vardır; fakat bir insanın sadece birkaç yüz kişiyle tanışma fırsatı bulduğu, bu birkaç yüz kişi içinden belki bir düzinesini yakından tanıdığı, bu bir düzinenin de ancak birkaçıyla dost olduğu göz önüne alınır ve de dünyada milyonlarca insanın yaşadığı hatırda tutulursa kolayca görülür ki dünya yaratıldığından beri doğru erkek doğru kadınla muhtemelen daha hiç karşılaşmamıştır.