Examples of using "Sterker" in a sentence and their turkish translations:
Gittikçe güçleniyor.
Daha hızlı, daha yüksek, daha güçlü.
Biz güçleniyoruz.
Ayrıca bir güç kaynağı
Aslında bunu istemiyorum bile,
Tom güçlendi.
Beraber güçlüyüz.
Aslanlar kurtlardan daha güçlüdür.
Yüzme bacaklarını daha güçlü yapar.
Hatta biliyor musunuz?
- O senden daha güçlüdür.
- O sizden daha güçlüdür.
Türkiye, Yunanistan'dan daha güçlüydü.
Her hata beni daha güçlü yaptı.
üzerinizde daha çok etki yapacaktır.
O hiç olmadığı kadar güçlü.
Dahası sosyal bilimin bize öğrettiği
Senin takım bizimkinden daha güçlü.
Aşk ölümden daha güçlüdür.
Beni öldürmeyen şey güçlendirir.
Bizi öldürmeyen şey bizi daha güçlü yapar.
Oyuk ne kadar derin olursa çapa da o kadar kuvvetli olur.
Rüzgar güçleniyor gibi görünüyor.
Bir zincir en zayıf halkasından daha güçlü değildir..
Oğlum kadınların erkeklerden daha güçlü olduklarını düşünüyor.
Senin güçlü olduğunu biliyorum ama politik baskı daha güçlüdür.
Gelgitler güçlenmeye başlamış. Tümsek başlı papağan balığının üremesi için mükemmel şartlar oluşmuş.
Daha güçlüler, kulüpleri yüksek teknolojili ve kurslar daha iyi durumda.